çatlamak
[fiil] [nesnesiz] Parçaları ayrılıp dağılmayacak bir biçimde yarılmak
ÇATLAMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
ÇATLAMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- acından ölmek
- ağılanmak
- al kanlara boyanmak
- arkada bırakmak
- asılmak
- baş vermek
- başını vermek
- bir hâl olmak
- bir şey olmak
- bir şeyler olmak
- boğazlanmak
- boğdurulmak
- boğulmak
- bok yoluna gitmek
- boynunu bükmek
- buymak
- caddeyi tutmak
- can borcunu ödemek
- can vermek
- candan geçmek
- canı çıkmak
- canına kıymak
- canını vermek
- cartayı çekmek
- cavlağı çekmek
- cavlamak
- cehennemi boylamak
- cızlamı çekmek
- cicozlamak
- çatlamak
- çıngırağı çekmek
- damla inmek
- damlaya uğramak
- defnedilmek
- defnolunmak
- defteri dürülmek
- donmak
- duvağına doymamak
- dünyaya gözlerini kapamak
- dünyaya gözlerini yummak
- düşmek
- eceliyle ölmek
- emrihak vaki olmak
- eskimek
- eyeri boş kalmak
- fena bulmak
- fevt olmak
- fücceten gitmek
- gebermek
- geçinmek
- gitmek
- göç etmek
- göç eylemek
- göçmek
- göçüp gitmek
- gömülmek
- gözleri kapanmak
- gözlerini kapamak
- gözü açık gitmek
- gözü sönmek
- gözünü kapamak
- gözünü yummak
- gümbürdemek
- güme gitmek
- gümlemek
- gümleyip gitmek
- gürlemek
- gürleyip gitmek
- hançerlenmek
- hasret gitmek
- hayata gözlerini kapamak
- hayata gözlerini yummak
- hayatı kaymak
- helak olmak
- iki eli yanına gelmek
- iki seksen uzanmak
- imansız gitmek
- intihar etmek
- irtihal etmek
- kahrından ölmek
- kakırdamak
- kalıbı değiştirmek
- kalıbı dinlendirmek
- kan boğmak
- kan dökmek
- kan tutmak
- kandilin yağı tükenmek
- kanıyla ödemek
- kaynamak
- kazıklanmak
- kelleyi vermek
- kendini vurmak
- kıkırdamak
- kıran girmek
- kırılmak
- kim vurduya gitmek
- kurban gitmek
- kurban olmak
- kurumak
- kuş gibi uçup gitmek
- kuyruğu titretmek
- maktul düşmek
- maktul olmak
- Mevla'sına kavuşmak
- mortlamak
- mortoyu çekmek
- mürt olmak
- nabzı durmak
- nallanmak
- nefesi durmak
- ortadan kalkmak
- öbür dünyayı boylamak
- öldürülmek
- ömrü vefa etmemek
- papazı bulmak
- post elden gitmek
- postu deldirmek
- rahmetli olmak
- ruhunu teslim etmek
- sabaha çıkmamak
- soğuk vurmak
- soğuk yakmak
- son nefesini vermek
- şehit düşmek
- şehit olmak
- telef olmak
- temizlenmek
- tıngırdamak
- toprak olmak
- uzanmak
- vefat etmek
- vurgun yemek
- vurulmak
- yem olmak
- yoluna can vermek
- yoluna canını vermek
- yuvarlanıp gitmek
- yuvarlanmak
- yüreğine inmek
- yürümek
- zartayı çekmek
- zehirlenmek
- zıbarmak
- ağırlık basmak
- ağırlık çökmek
- arlanmak
- ateş basmak
- başı dönmek
- başında olmak
- boğulmak
- bunalmak
- can alıp can vermek
- canı sıkılmak
- çatlamak
- elaman
- esnemek
- ezilip büzülmek
- göğsü daralmak
- göz açamamak
- hafakanlar basmak
- hafakanlar boğmak
- hicap etmek
- içi daralmak
- içi içine geçmek
- içi kapanmak
- içine baygınlıklar çökmek
- kabir azabı çekmek
- kâbus basmak
- kâbus çökmek
- mahcup olmak
- mihnet çekmek
- sıkıntı basmak
- sıkıntı çekmek
- sıkıntısı olmak
- tacizlik getirmek
- uflayıp puflamak
- usanmak
- utanç duymak
- utanmak
- üstüne fenalık gelmek
- yüreği daralmak
- yüreği kabarmak
- züğürtlemek
- akmak
- aşınmak
- atmak
- berbat olmak
- berelenmek
- bozulmak
- buruşmak
- canı çıkmak
- çatlamak
- çentiklenmek
- çürümek
- dağılmak
- deforme olmak
- delinmek
- dökülmek
- elle tutulacak tarafı kalmamak
- elle tutulacak yanı kalmamak
- eprimek
- erimek
- erozyona uğramak
- eskileşmek
- eskimek
- farımak
- fenalaşmak
- gedilmek
- güvelenmek
- harap olmak
- haraplaşmak
- haşat olmak
- hayır kalmamak
- hırpalanmak
- hırtlambası çıkmak
- hışırı çıkmak
- hurdahaş olmak
- hurdası çıkmak
- iler tutar yeri kalmamak
- iler tutar yeri olmamak
- ipliklenmek
- kabaklaşmak
- kabarmak
- kaçmak
- kağşamak
- kalbura dönmek
- karıncalanmak
- kavlamak
- keçelenmek
- keçeleşmek
- kefekiye dönmek
- kelleşmek
- kırılıp dökülmek
- kırış kırış olmak
- kırışmak
- köhneleşmek
- köhnemek
- kötüleşmek
- kül ufak olmak
- lime lime olmak
- miadı dolmak
- oynamak
- örselenmek
- palazlamak
- palazlanmak
- paralanmak
- paramparça olmak
- parçalanmak
- pestili çıkmak
- pul pul olmak
- pullanmak
- rezil olmak
- saçaklanmak
- sağılmak
- sınmak
- talazlanmak
- tarazlanmak
- tiftik tiftik olmak
- tiftiklenmek
- tirfillenmek
- turşulaşmak
- turşusu çıkmak
- tuz buz olmak
- tuzla buz olmak
- ufalanmak
- un ufak olmak
- üzülmek
- viran olmak
- viranlaşmak
- yalama olmak
- yanmak
- yenmek
- yıpramak
- yorulmak
- zedelenmek
- zembereği boşalmak
- zembereği boşanmak
HECELEME
çat-la-mak ÇATLAMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [nesnesiz] Parçaları ayrılıp dağılmayacak bir biçimde yarılmakÖrnek: Eğer çay doldururken bardak çatlarsa, üzerlerinde nazar olduğuna hükmeder, gidip bir koşu ateşte tuz çevirirdi.
- [fiil] Bir yüzeyde kırışıklar, çizgiler oluşmakÖrnek: Meşin ciltlerin çoğu kıvrılmış, bir kısmı da arkalarından çatlamıştı.
- [fiil] [mecaz] Aşırı yemekten, içmekten, yorgunluktan, ağlamaktan ölecek duruma gelmek veya ölmek
- [fiil] [-den] [mecaz] Sıkıntı, sevinç, yalnızlık, heyecan, sabırsızlık, kıskançlık vb. ruhsal durumları aşırı derecede duymakÖrnek: Neredeyse sevincinden yüreği çat deyip ortasından çatlayacaktı.
- [fiil] Ses pürüzlü, bozuk çıkmak
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük