ayağa kalkmak
[isim] Ayakları üzerinde durmak, dikilmek
AYAĞA KALKMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
AYAĞA KALKMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- açılmak
- aklı başına gelmek
- anadan doğmuşa dönmek
- ateşi düşmek
- atlatmak
- ayağa kalkmak
- ayaklanmak
- ayıkmak
- ayılmak
- aymak
- belini doğrultmak
- benzine kan gelmek
- berkimek
- berkinmek
- biti kanlanmak
- boşalmak
- can gelmek
- canı gelmek
- canı yerine gelmek
- canlanmak
- çıkmak
- deşarj olmak
- dincelmek
- dinçleşmek
- dirilmek
- düzelmek
- efkâr dağıtmak
- et bağlamak
- felah bulmak
- ferahlamak
- ferahlanmak
- geçirmek
- geçmek
- gelişmek
- gerilemek
- gönenmek
- görmediğe dönmek
- görmemişe dönmek
- gözü gönlü açılmak
- güçlenmek
- hafiflemek
- hafifleşmek
- hoşlaşmak
- inşirah bulmak
- istirahat etmek
- işlemek
- iyi olmak
- kafası yerine gelmek
- kafasını toplamak
- kalkmak
- kanlanmak
- kapanmak
- kaynamak
- kefeni yırtmak
- kendine gelmek
- kendini bulmak
- kendini toparlamak
- kendini toplamak
- komadan çıkmak
- kuvvetlenmek
- onmak
- rahatlamak
- sağalmak
- salah bulmak
- savuşmak
- şifa bulmak
- tedavi olmak
- toparlamak
- toparlanmak
- toplanmak
- yüzüne kan gelmek
- adam yerine koymak
- adamdan saymak
- addetmek
- ayağa kalkmak
- ayağına gelmek
- ayağına gitmek
- ayağının türabı olmak
- azı çoğa saymak
- azı çoğa tutmak
- baş tacı etmek
- baş üstünde tutmak
- başta taşımak
- bir dediğini iki etmemek
- bir elini bırakıp ötekini öpmek
- bir sözünü iki etmemek
- boyun kırmak
- çevrinmek
- değer vermek
- demek
- dikkate almak
- divan durmak
- dizilemek
- el bağlamak
- el pençe divan durmak
- el üstünde tutmak
- hatır saymak
- hatırından geçmemek
- hatırını hoş etmek
- hatırını saymak
- hürmet etmek
- iki büklüm olmak
- iki kat olmak
- itibar etmek
- nezaket göstermek
- omuzda taşımak
- ödemek
- ölçmek
- önemsemek
- saygı beslemek
- saygı duymak
- tavaf etmek
- tazim etmek
- tebcil etmek
- ululamak
- yer açmak
- yer öpmek
- yer vermek
- yere göğe koymamak
- yerlere kadar eğilmek
- yüze duramamak
- aceleye getirmek
- alev saçağı sarmak
- alıp vermek
- altüst olmak
- ardından atlı kovalamak
- arkasından atlı kovalamak
- ateş bacayı sarmak
- ateş saçağı sarmak
- ayağa kalkmak
- canı canına sığmamak
- canı içine sığmamak
- çırpınmak
- dokuz ayın çarşambası bir araya gelmek
- dokuz doğurmak
- dört dönmek
- eli ayağı dolaşmak
- elini çabuk tutmak
- eteği ayağına dolaşmak
- etekleri tutuşmak
- etekleri zil çalmak
- fitili almak
- heyecanlanmak
- ırgamak
- itidalini kaybetmek
- kaygılanmak
- kurtlanmak
- kuş gibi çırpınmak
- paniklemek
- sıkışmak
- şafak atmak
- telaş almak
- telaş etmek
- telaş göstermek
- telaşa düşmek
- yelmek
- yerinden oynamak
- yüpürmek
- yüreği yerinden oynamak
HECELEME
a-ya-ğa kalk-mak AYAĞA KALKMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] Ayakları üzerinde durmak, dikilmekÖrnek: Yeniden ayağa kalkıyorum, pencereye kadar gidiyorum.
- [isim] Hasta iyi olmak, iyileşmek
- [isim] Saygı göstermek için oturma durumundan ayaküzeri durumuna geçmek
- [isim] Harekete geçmekÖrnek: O gün yer yerinden oynadı, bütün İstanbul'a ayağa kalkmıştı.
- [isim] İsyan etmek
- [isim] [mecaz] Telaşlanmak, telaşa kapılmak, heyecanlanmakÖrnek: Bütün kahve halkı ayağa kalkıyor.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük