derinlik
[isim] Bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı
DERİNLİK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
HECELEME
de-rin-lik DERİNLİK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] Bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı
- [isim] [fizik] Bir cismin en ve boy dışındaki üçüncü boyutuÖrnek: Su baskısı derinlikte santimetre başına yüz ton ağırlığında olunca, ona beş santimetre kalınlığında da olsa cam mı dayanır?
- [isim] Bulunulan yere göre uzakta olan yerÖrnek: Çıplak ayaklarımla kuyunun derinliklerine doğru iniyorum, iniyorum.
- [isim] [mecaz] Bir konunun veya durumun özüÖrnek: Ben şiir yazmayı, resim yapmayı, derinliklerde söyleşmeyi seven Sadri Alışık'ı da tanıdım.
- [isim] [mecaz] En duyarlı noktaÖrnek: Ta yüreğinin derinliklerinden gelen ağlama sesi.
- [isim] [mecaz] Karanlık, bilinmeyen dönemÖrnek: Tarihin derinliklerine saklanmış olan gerçekler...
- [isim] [askerlik] Yanaşık veya dağınık düzende bulunan bir birliğin en ileride olan kısmının başından, en geride bulunan kısmının sonuna kadar olan uzaklıkÖrnek: Beş altı yüz metre derinliği olan bir topçu müfrezesini yanlayıp geçmek epeyce zormuş.
- [isim] [ticaret] [ekonomi] Borsada az sayıda hisse senedinin el değiştirmesi
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük