dolu

[isim] Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü
DOLU İLE BENZER OLAN KELİMELER
DOLU İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
bardak
bol
esrar
meşgul
sigara
silahlı
yağmur
HECELEME
do-lu
DOLU KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [isim] Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türüÖrnek: Dolu ekinlerini vurmuşsa bir yıl aç demekti. [Tarık Buğra]
  2. [sıfat] İçi boş olmayan, dolmuş, meşbu, pür, boş karşıtıÖrnek: Su ile dolu bir şişe.
  3. [sıfat] Bir yerde sayıca çokÖrnek: Dağda keklik dolu.
  4. [sıfat] Boş yeri olmayan, her yeri tutulmuş olanÖrnek: Haftaya pazartesiye kadar bütün uçaklar dolu. [Attila İlhan]
  5. [sıfat] Boş vakti olmayan, meşgulÖrnek: Bugün doluyum.
  6. [sıfat] Çok olan (iş, uğraş, olay vb.)
  7. [sıfat] İçinde atılacak mermisi bulunan (top, tüfek vb. ateşli silahlar)Örnek: Tabanca doludur, dikkat edin.
  8. [sıfat] Tornacılıkta delik açılmamış (gereç)
  9. [sıfat] [mecaz] Bir duygunun güçlü etkisinde olan
  10. [isim] [eskimiş] İçki doldurulmuş bardak
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: