fasıl

Köken: Arapça (faṣl)
[isim] Bölüm, kısım, devre
FASIL İLE BENZER OLAN KELİMELER
FASIL İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
bölüm
dedikodu
ezgi
oyun
HECELEME
fa-sıl
FASIL KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [isim] Bölüm, kısım, devreÖrnek: Kitabı kapadı, biraz durdu, sonra tekrar açarak o faslı sonuna kadar bir hamlede okudu. [Peyami Safa]
  2. [isim] Dönem, devreÖrnek: Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç / Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç [Yahya Kemal Beyatlı]
  3. [isim] Belli bir sürede yapılan iş, karşılaşılan durum veya olayÖrnek: Fazla olarak arada bir patronu çekiştirmek, dedikodu yapmak faslı da kapanacak. [Halide Edip Adıvar]
  4. [isim] [ekonomi] Bütçede ayrı ayrı gösterilen bölümler
  5. [isim] [müzik] Peşrev, nakış, şarkı, saz semaisi vb. parçaların belli bir sıraya göre çalınıp söylenmesiÖrnek: Radyo ince sazdan sultaniyegâh faslına başlamış. [Attila İlhan]
  6. [isim] [tiyatro] Orta oyununa başlamadan önce saz takımının çaldığı köçek havası ve curcuna
  7. [isim] [eskimiş] [tiyatro] Osmanlı ve arap tiyatrosunda oyunun perde bölümü
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: