kalem
Köken: Arapça (ḳalem)
[isim] Yazma, çizme vb. işlerde kullanılan çeşitli biçimlerde araç
KALEM İLE BENZER OLAN KELİMELER
KALEM İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- ayrıntı
- bakla
- beze
- bölük
- bölük pörçük
- bölüm
- bölüntü
- cisimcik
- cüz
- çapak
- çıkıntı
- çıngı
- dilim
- diş
- doğram
- eklenti
- esrar
- ezgi
- fasikül
- forma
- güzel
- halka
- hisse
- kafile
- kalem
- kalıp
- kamga
- kesek
- kesim
- kesinti
- kesir
- kesme
- kırık
- kırıntı
- kırkıntı
- kırpık
- kırpıntı
- kısım
- kıta
- kıyıntı
- kıymık
- kitle
- kopuntu
- kuşbaşı
- külçe
- külte
- küme
- kütle
- lime
- lokma
- lop
- lopçuk
- müfrez
- nicelik
- öge
- parçacık
- pare
- partikül
- pazı
- savruntu
- sayfa
- sıyrıntı
- söküntü
- sunum
- şerha
- tabaka
- tane
- tanecik
- tike
- topak
- tozan
- unsur
- uzantı
- yama
- yan
- yaprak
- yığın
- yonga
- yudum
- zerre
- zırnık
- âşık
- başmuharrir
- başyazar
- bibliyograf
- biyograf
- denemeci
- destancı
- edebiyatçı
- edip
- eleştirici
- eleştirmeci
- eleştirmen
- fıkracı
- gazeteci
- güfteci
- günlükçü
- halk ozanı
- heccav
- hikâyeci
- imza
- imza sahibi
- kalem
- kalem erbabı
- kalem sahibi
- kalemşor
- kasideci
- kritik
- masalcı
- mizahçı
- muhabir
- muharrir
- musannif
- müellif
- münekkit
- münşi
- naşir
- nazım
- ozan
- öykücü
- redaktör
- romancı
- röportajcı
- senarist
- senaryocu
- sermuharrir
- şair
- şehnameci
- taşlamacı
- tenkitçi
- tezkereci
- üdeba
- yazı kadrosu
- yazıncı
- yergici
- yorumcu
- alan
- andaç
- anı
- antet
- asli nüsha
- başlık
- başmakale
- başyazı
- bent
- betim
- betimleme
- çıkıntı
- çıkma
- deneme
- derkenar
- dipnot
- düzyazı
- etüt
- fıkra
- günce
- günlük
- harf
- haşiye
- hatırat
- hatime
- hüsnühat
- ibare
- inceleme
- inşa
- jenerik
- kader
- kalem
- kayıt
- kitabe
- kitabet
- kompozisyon
- layiha
- makale
- manşet
- mensur
- metin
- münşeat
- nesir
- not
- özet
- pasaj
- portre
- rapor
- röportaj
- serlevha
- seyahatname
- sohbet
- söyleşi
- şerh
- tahrir
- tanıtma yazısı
- tasvir
- tefrika
- tekst
- yazıt
- yorum
HECELEME
ka-lem KALEM KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] Yazma, çizme vb. işlerde kullanılan çeşitli biçimlerde araçÖrnek: Kâğıt, kalem, mürekkep, hepsi masanın üstündedir.
- [isim] Resmî kuruluşlarda yazı işlerinin görüldüğü yerÖrnek: Kalemindeki odacıya aylığını kırdırırmış.
- [isim] Yontma işlerinde kullanılan ucu sivri veya keskin araçÖrnek: Oymacı kalemi.
- [isim] Çeşit, türÖrnek: Beş kalem ilaç.
- [isim] [mecaz] Bazı deyimlerde yazıÖrnek: Kaleme almak.
- [isim] [mecaz] YazarÖrnek: Peyami Safa, edebiyatımızın usta kalemlerindendir.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük