kanmak
[fiil] [-e] Söylenilen sözün, anlatılan konunun doğruluğuna inanmak
KANMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
KANMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- afiş yutmak
- aklına uymak
- aldatılmak
- alet olmak
- anafora kaptırmak
- avlanmak
- avunmak
- basmak
- boğulmak
- boynuz takmak
- boynuzlanmak
- deke düşmek
- dolaba gelmek
- dolaba girmek
- dolduruşa gelmek
- dolma yutmak
- dolmuşa gelmek
- donmak
- ihanete uğramak
- işlemek
- işletilmek
- kafasına uymak
- kafese girmek
- kandırılmak
- kanmak
- kapılma
- kapılmak
- kazık yemek
- kazıklanmak
- kediye ciğer ısmarlamak
- kediye peynir ısmarlamak
- kolpoya düşmek
- kolpoya gelmek
- kül yemek
- kül yutmak
- kündeye gelmek
- mantara basmak
- maşalık etmek
- maşası olmak
- oyuna gelmek
- ökseye basmak
- pusuya düşmek
- sakata gelmek
- tav olmak
- tava gelmek
- tongaya basmak
- tongaya düşmek
- tuzağa düşmek
- uyumak
- yan basmak
- yanılmak
- yem olmak
- yemek
- yutmak
- zokayı yutmak
- ağzı kurumak
- bezginleşmek
- bezginlik getirmek
- bezmek
- bıçak kemiğe dayanmak
- bıkıp usanmak
- bıkkınlık gelmek
- bir hâl olmak
- bizar olmak
- bunalmak
- canına tak demek
- canına tak etmek
- canına yetmek
- canından bezmek
- canından bıkmak
- canından usanmak
- çekememek
- çileden çıkmak
- çok gelmek
- elaman
- elaman çekmek
- elaman demek
- farımak
- fütur getirmek
- gına gelmek
- gına getirmek
- gönlü kanmak
- gözü doymak
- gözü görmez olmak
- hevesini almak
- illallah demek
- illallah etmek
- kanı kurumak
- kanıksamak
- kanmak
- kulakları dolmak
- kurdunu dökmek
- kurdunu kırmak
- kurtlanmak
- kurtlarını dökmek
- sabrı taşmak
- sabrı tükenmek
- tacizlik getirmek
- tatmin olmak
- usanç getirmek
- usanmak
- yaka silkmek
- yılmak
- yorulmak
- yüreği götürmemek
- yüreği kaldırmamak
HECELEME
kan-mak KANMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-e] Söylenilen sözün, anlatılan konunun doğruluğuna inanmak
- [fiil] Tatlı sözlere aldanmak
- [fiil] Bir gereksinimini, bir isteğini yeteri kadar karşılamış olmak, doymakÖrnek: Siz bile bu şekil, renk, koku zenginliğine kanmış ve yorulmuş ruhunuzla...
- [fiil] Yetinmek, iktifa etmekÖrnek: Odalarının keçeleri üstüne serilmiş seccadelerde bazen namaz kılmakla kanmayarak çoraplarını çıkarır.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük