kesmek

[fiil] [-i] Bıçak, makas vb. bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak, parçalamak, doğramak
KESMEK İLE BENZER OLAN KELİMELER
KESMEK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
açmak
almak
ayırmak
azaltmak
baltalamak
biçmek
bölmek
budamak
çalmak
çelmek
çırpmak
dikiz etmek
dilmek
doğramak
durdurmak
durmak
eksiltmek
etkilemek
flört etmek
kapamak
karar vermek
katetmek
kırpmak
kıymak
makaslamak
neşterlemek
oymak
öldürmek
önlemek
özetlemek
rendelemek
soymak
susmak
tedavi etmek
tıraş etmek
tomurmak
uçurmak
vurmak
yaralamak
yarmak
yayımlamak
yermek
yok etmek
yontmak
HECELEME
kes-mek
KESMEK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [fiil] [-i] Bıçak, makas vb. bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak, parçalamak, doğramakÖrnek: İpi kesmek.
  2. [fiil] Dibinden ayırmakÖrnek: Ağaçları kesmek. Dalları kesmek.
  3. [fiil] Düzgün parçalara ayırmakÖrnek: Eti kesmek. Patatesi kesmek.
  4. [fiil] Kesici bir araçla yaralamakÖrnek: Nasıl sol elimle sağ elimi kesip biçeceğim? [Reşat Nuri Güntekin]
  5. [fiil] [nesnesiz] Ucunu almakÖrnek: Saç kesmek. Tırnak kesmek.
  6. [fiil] [nesnesiz] Hayvanın başını gövdesinden ayırmak, boğazlamakÖrnek: Koyun kesmek. Tavuk kesmek.
  7. [fiil] Son vermek, gidermekÖrnek: Bu ilaç baş ağrısını keser.
  8. [fiil] Ara vermekÖrnek: Bu üç zavallı bizden rahatsız oldular ve derslerini keserek çekildiler. [Memduh Şevket Esendal]
  9. [fiil] Bir şeyden yoksun bırakmak, vermemekÖrnek: Yardımı kestiler. Ücreti ödemeyince telefonu kestiler.
  10. [fiil] Akımı durdurmakÖrnek: Şimdi belediye ile anlaşamayan müteşebbis cereyanı kesmiş. [Sait Faik Abasıyanık]
  11. [fiil] Belirtmek, kararlaştırmakÖrnek: Gününü daha kesmedik.
  12. [fiil] [nesnesiz] [-den] Verilecek şeyin bir bölümünü alıkoyup vermemekÖrnek: Ücretinden beş lira kesmişler.
  13. [fiil] Para basmak
  14. [fiil] Azaltmak, güçleştirmekÖrnek: Rüzgâr geminin yolunu kesiyor.
  15. [fiil] İskambil kâğıtlarında destenin üzerinden bir bölümünü kaldırıp öte yana koymak
  16. [fiil] Geçişi önlemekÖrnek: Yolu kesmek.
  17. [fiil] [nesnesiz] SusmakÖrnek: Kes artık yeter!
  18. [fiil] Hasta organı ameliyatla almak
  19. [fiil] Bölmek, ayırmakÖrnek: Bulvarı kesen küçük sokaklardan biri.
  20. [fiil] Yazıyı, filmi kısaltmak
  21. [fiil] [nesnesiz] [argo] Uydurmak, yalan söylemek
  22. [fiil] Rüzgâr, soğuk vb. çok etkili olmakÖrnek: Rüzgâr yüzümü kesiyor.
  23. [fiil] [mecaz] Birini yermek, kötülemekÖrnek: Hiç değil beni kesmeden edemez o. [Orhan Kemal]
  24. [fiil] [mecaz] Karşı cinsten birisini sürekli olarak süzmek, dikkatli bir biçimde bakmak
  25. [fiil] [mecaz] Vahşice öldürmek
  26. [fiil] [spor] Oyuncuyu takım kadrosuna almamak
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: