mükemmel
Köken: Arapça (mukemmel)
[sıfat] Kusursuz
MÜKEMMEL İLE BENZER OLAN KELİMELER
MÜKEMMEL İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- acayip
- adam gibi
- aklı başında
- ala
- Allah
- artistik
- ayıpsız
- ayna
- aynalı
- baba
- baskın
- başarılı
- başka
- bir numaralı
- birinci
- bitirim
- bundan iyisi can sağlığı
- çatır çatır
- çöpsüz üzüm
- daha iyisi can sağlığı
- daniska
- değme
- deliksiz
- doğru
- doğru dürüst
- dokuncasız
- dürüst
- düşeş
- düzgün
- ehven
- ehvenişer
- ekstra
- ele alınır
- eleme
- eli ayağı düzgün
- elit
- elleme
- esaslı
- evla
- faydalı
- fena değil
- fena sayılmaz
- feriştah
- geçek
- geçer
- geçer akçe
- geçerli
- gül gibi
- güzel
- hâllice
- haramsız
- has
- hatasız
- hayırlı
- haza
- helal
- helalinden
- hoş
- ideal
- kalite
- kaliteli
- kıyak
- kimya
- klas
- komple
- kral
- krallara layık
- kutsal
- latif
- makbul
- maşallahı var
- matlup
- mergup
- meşkûr
- mis gibi
- misk gibi
- musanna
- mutena
- muttasıf
- mükemmel
- mümtaz
- müstesna
- nefis
- nesi var
- nitelikli
- olumlu
- örnek
- özürsüz
- pekâlâ
- pekiyi
- pırıl pırıl
- rağbetli
- rakipsiz
- sağlıklı
- sanatkârane
- sanatlı
- seçkin
- seçme
- selim
- serçin
- sıkı
- soy
- süper
- sürümlü
- şakır şakır
- şerbet gibi
- tıkırında
- tombul
- uğurlu
- usturuplu
- uygun
- uz
- ülküsel
- üslupçu
- üstün
- üstüne yok
- üzerine yok
- vasıflı
- yararlı
- yavuz
- yeğ
- yeğrek
- yerinde
- yeşil
- yeterli
- zararsız
- ziyansız
- adım adım
- aynen
- banko
- baştan aşağı
- baştan başa
- baştan sona
- bilcümle
- bilumum
- bir defada
- bir kalemde
- bir tahtada
- birden
- boydan boya
- bütün
- bütün bütün
- bütün bütüne
- ceman
- ceman yekûn
- cümbür cemaat
- cümle
- cümle âlem
- cümlesi
- cümleten
- dip doruk
- dost düşman
- döviz
- elifi elifine
- elinde avucunda nesi varsa
- enikonu
- gelmiş geçmiş
- hacısı hocası
- hakkıyla
- harfi harfine
- harfiyen
- hep
- hep birden
- hepsi
- hepten
- her
- herkes
- heyetiyle
- ıcığı cıcığı
- iliğine kadar
- iliklerine kadar
- iyice
- kâinat
- kâmilen
- kamu
- kapı kapamaca
- kapsayıcı
- karış karış
- katıksız
- katkısız
- kelimenin tam anlamıyla
- kelimesi kelimesine
- komple
- kuruşu kuruşuna
- külli
- külliyen
- mecmu
- milimi milimine
- mükemmel
- ne var ne yok
- noksansız
- noktası noktasına
- o bu
- olan biten
- olanca
- olup olacağı
- rest
- sandık sepet
- satır satır
- serapa
- sırf
- sırılsıklam
- silme
- tam tamına
- tamam
- tamamen
- tamamı tamamına
- tamamıyla
- tamı tamına
- tekmil
- teltiksiz
- temelli
- tepeden tırnağa
- tıpatıp
- tıpı tıpına
- toplu
- toptan
- topyekûn
- tüm
- tümden
- umum
- uygun
- vara yoğa
- varıncaya kadar
- yüzde yüz
HECELEME
mü-kem-mel MÜKEMMEL KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [sıfat] KusursuzÖrnek: Sesinizin tonalitesi mükemmel.
- [sıfat] Tam, tamamlanmış
- [sıfat] Eksiksiz
- [sıfat] Olgunlaşmış
- [sıfat] Çok güzel, harikulade, şahane
- [zarf] Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane bir biçimdeÖrnek: O, köylülerin ağzından girip burnundan çıkmayı mükemmel becerir.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük