postalamak
[fiil] [-i] Postaya vermek
POSTALAMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- alıntılamak
- atmak
- ballandırmak
- çekmek
- çıkarmak
- eriştirmek
- geri göndermek
- havale etmek
- ışınlamak
- iblağ etmek
- ihraç etmek
- iletmek
- izam etmek
- koşturmak
- mektup atmak
- nakletmek
- posta etmek
- postalamak
- postaya atmak
- postaya vermek
- salıvermek
- salmak
- sepetlemek
- sevk etmek
- sunmak
- tüydürmek
- uğurlamak
- ulaştırmak
- uzaklaştırmak
- yaymak
- yetiştirmek
- yollamak
- aktarmak
- almak
- aparmak
- arkasına almak
- arkasından sürüklemek
- aşırmak
- atmak
- çekmek
- geçinmek
- geçirmek
- gütmek
- içmek
- iletmek
- kaçırmak
- kaldırmak
- katlanmak
- kaydırmak
- koşturmak
- nakletmek
- öldürmek
- önüne düşmek
- önüne katmak
- peşine takmak
- posta etmek
- postalamak
- soymak
- sürüklemek
- sürümek
- taşımak
- toplamak
- ulaştırmak
- uzaklaştırmak
- yaka paça etmek
- yaka paça götürmek
- yedmek
- yemek
- yenmek
- yetiştirmek
- yok etmek
- yürütmek
- açığa çıkarmak
- affetmek
- affeylemek
- aforoz etmek
- aforozlamak
- atmak
- ayağını kaydırmak
- ayağını kesmek
- ayakkabılarını çevirmek
- ayıklamak
- azletmek
- bağışlamak
- başından savmak
- bohçasını koltuğuna vermek
- çıkarmak
- defetmek
- deflemek
- dehlemek
- devirmek
- düşürmek
- ekmeğinden etmek
- ekmeğine göz dikmek
- ekmeğine göz koymak
- ekmeğiyle oynamak
- el çektirmek
- elemek
- emekliye ayırmak
- emekliye çıkarmak
- emekliye çıkartmak
- görevden almak
- haydamak
- hudut dışı etmek
- ışınlamak
- ihraç etmek
- istiskal etmek
- işten el çektirmek
- izin vermek
- izole etmek
- kapı dışarı etmek
- kapıyı göstermek
- kıçına tekmeyi atmak
- kıçına tekmeyi vurmak
- kıçına tekmeyi yapıştırmak
- kışlamak
- kızağa çekmek
- kovalamak
- kuyruğuna teneke bağlamak
- müdafaa etmek
- nefyetmek
- pabucunu eline vermek
- pabuçlarını çevirmek
- paçasından tutup atmak
- pasaportunu eline vermek
- posta etmek
- postalamak
- savmak
- sepet havası çalmak
- sepetlemek
- sınır dışı etmek
- sokağa atmak
- süpürmek
- sürgüne göndermek
- sürmek
- şut çekmek
- şutlamak
- tahttan indirmek
- tasfiye etmek
- tecrit etmek
- tehcir etmek
- tezkeresini eline vermek
- tırpan atmak
- tüydürmek
- uğratmak
- uzaklaştırmak
- yakadan atmak
- yol vermek
- yürütmek
- yüzdürmek
- araklamak
- avlamak
- avlanmak
- ayıklamak
- bulmak
- çalyaka etmek
- deliğe tıkmak
- derdest etmek
- destelemek
- dil tutmak
- el koymak
- ele geçirmek
- eline geçmek
- enselemek
- ensesine yapışmak
- esir almak
- esir etmek
- etkilenmek
- fark etmek
- gagasından yakalamak
- gözaltına almak
- gözetime almak
- hapsetmek
- içeri atmak
- içeri tıkmak
- kafese koymak
- kapmak
- kavramak
- kıstırmak
- kodese tıkmak
- köleleştirmek
- kuyruğunu kıstırmak
- nezarete almak
- ökselemek
- paketlemek
- posta etmek
- postalamak
- sezmek
- teslim almak
- tevkif etmek
- tutmak
- tutuklamak
- yakasına asılmak
- yakasına yapışmak
- zapt etmek
HECELEME
pos-ta-la-mak POSTALAMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI
- [fiil] [-i] Postaya vermek
- [fiil] [teklifsiz konuşmada] Herhangi bir sebeple birini yanından uzaklaştırmak
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük