yaş
[isim] Doğuştan beri geçen ve yıl birimi ile ölçülen zaman, sin (ıı)
YAŞ İLE BENZER OLAN KELİMELER
YAŞ İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- adli yıl
- ahit
- alafranga saat
- alaturka saat
- an
- ara
- aralık
- asır
- Ay
- ay gün yılı
- ay yılı
- Birinci Çağ
- bölüm
- bu arada
- bu meyanda
- bugün
- bugünkü günde
- bugünlerde
- bütçe yılı
- çeyrek
- dakika
- dem
- derken
- devir
- devran
- devre
- dönencel ay
- dönencel yıl
- ebet
- edvar
- esna
- eyyam
- ezani saat
- ezel
- gün
- güneş günü
- güneş yılı
- hafta
- hengâm
- hin
- İkinci Çağ
- kambriyen
- kambriyen öncesi
- kamerî ay
- karbon dönemi
- karbonifer
- lahza
- Maden Devri
- mali yıl
- mevsim
- mezozoik
- miyosen
- müddet
- oligosen
- paleozoik
- permiyen
- pliyosen
- prehistorya
- prekambriyen
- ruz
- saat
- salise
- saniye
- sene
- senozoik
- sezon
- sıra
- süre
- sürek
- Taş Devri
- triyas
- uzunluk
- üç aylar
- Üçüncü Çağ
- vakit
- yaş
- yıl
- yıldız günü
- yıldız yılı
- yıldız zamanı
- Yontma Taş Devri
- yüzyıl
- zaman birimi
- zamane
- zevalî saat
HECELEME
yaş YAŞ KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] Doğuştan beri geçen ve yıl birimi ile ölçülen zaman, sin (ıı)Örnek: Yaş otuz beş, yolun yarısı eder.
- [isim] Hayatın çeşitli evrelerinden her biri, çağÖrnek: Kızımızı yetiştirdik bu yaşa getirdik.
- [isim] Bir kurum, bir kuruluş, düzen vb.nin kurulduğundan bu yana geçen zamanÖrnek: Yetmiş beş yaşına basan Türkiye Cumhuriyeti.
- [isim] [meteoroloji] Bir gök cisminin oluşmaya başladığı günden bugüne kadar geçirdiği zaman süresi
- [sıfat] Nemli, ıslak, kuru karşıtı
- [sıfat] Kendi suyunu, canlılığını yitirmemiş, kurumamış, kurutulmamış, taze
- [isim] GözyaşıÖrnek: Bu kararı söyleyen sesin tesiri gözlerimizi yaşla doldurdu.
- [isim] [argo] KötüÖrnek: Bugün işler yaş.
- [isim] [argo] Zor
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük