çözülmek
[fiil] [nesnesiz] Çözme işine konu olmak
ÇÖZÜLMEK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- açığa vurmak
- açık konuşmak
- açık söylemek
- açıklamak
- açılmak
- ağzında bakla ıslanmamak
- ağzından baklayı çıkarmak
- ağzından dökülmek
- ağzından kaçırmak
- aksettirmek
- aktarmak
- arz etmek
- askıya çıkarmak
- aşikâr etmek
- bağırtmak
- beyan etmek
- car etmek
- carlamak
- çan çalmak
- çarpmak
- çözülmek
- davul çalmak
- davul dövmek
- değirmek
- demeç vermek
- dökülmek
- duyurmak
- düşüncesini açmak
- getirmek
- haber geçmek
- haber göndermek
- haber salmak
- haber uçurmak
- haber vermek
- haber yollamak
- haberdar etmek
- ifşa etmek
- ihbar etmek
- ikrar etmek
- ilam etmek
- ilan etmek
- iletmek
- ipucu vermek
- iş vermek
- işittirmek
- itiraf etmek
- izhar etmek
- kalbini açmak
- malumat vermek
- mektup atmak
- mesaj bırakmak
- meydana vurmak
- muştulamak
- müjde götürmek
- müjde koşturmak
- müjde vermek
- müjdelemek
- mülakat vermek
- okumak
- ortaya dökmek
- rapor vermek
- salık vermek
- sır sızdırmak
- sır vermek
- sızdırmak
- söylemek
- şakımak
- tamim etmek
- tebliğ etmek
- tebşir etmek
- tefhim etmek
- tekmil vermek
- tel çekmek
- telefon açmak
- telefon etmek
- telefonlaşmak
- telgraf çekmek
- tellal çağırtmak
- tellemek
- tüyo vermek
- ulak çıkarmak
- yansıtmak
- yayımlamak
- yaymak
- yazışmak
- yazmak
- yetiştirmek
- yırtılmak
- yırtmak
- alan talan olmak
- altüst olmak
- bozulmak
- çavlanmak
- çavmak
- çil yavrusu gibi dağılmak
- çözülmek
- darmadağın olmak
- darmaduman olmak
- dökülmek
- kaçışmak
- karışmak
- karmakarışık olmak
- karman çorman olmak
- paralamak
- perişan olmak
- saçalanmak
- saçılmak
- savrulmak
- serpilmek
- sirayet etmek
- tarumar olmak
- tuzla buz olmak
- uçuşmak
- yayılmak
- yıpranmak
- yitmek
- akmak
- andırmak
- asmak
- aşmak
- başını alıp gitmek
- boşanmak
- cızlamı çekmek
- cicozlamak
- çekilmek
- çil yavrusu gibi dağılmak
- çözülmek
- dar kaçmak
- dümeni kırmak
- elinden kurtulmak
- fertik çekmek
- firar etmek
- gaza basmak
- gazlamak
- geri çekilmek
- girmek
- gizlenmek
- ikilemek
- iltica etmek
- ipini kırmak
- kaçınmak
- kaymak
- kırmak
- kirişi kırmak
- koşmak
- kurtulmak
- mektebi asmak
- okulu kırmak
- paçayı kurtarmak
- paniklemek
- payandaları çözmek
- pırlamak
- ricat etmek
- sararmak
- savulmak
- savuşmak
- sekmek
- sığınmak
- sıvışmak
- sıyrılmak
- sızmak
- tabana kuvvet kaçmak
- tabanları kaldırmak
- tabanları yağlamak
- topuklamak
- tozu dumana katmak
- tüymek
- uçmak
- uzaklaşmak
- vınlamak
- voltasını almak
- yakayı sıyırmak
- yan çizmek
- yelkenlemek
- yıpranmak
- yırtmak
- yitmek
- zamkinos etmek
- abandone etmek
- açık düşmek
- alt olmak
- amana gelmek
- bahsi kaybetmek
- baş eğmek
- başına oturmak
- boyun eğmek
- bozguna uğramak
- bozulmak
- çözülmek
- dama demek
- davayı kaybetmek
- diskalifiye olmak
- diz çökmek
- dize gelmek
- dizginleri ele vermek
- düşmek
- eğilmek
- elenmek
- eline düşmek
- havlu atmak
- hezimete uğramak
- imana gelmek
- inkıyat etmek
- kaput gitmek
- kaput olmak
- kaybetmek
- kova olmak
- kurtulmak
- mağlup olmak
- mars olmak
- mat olmak
- nakavt olmak
- nal toplamak
- oyun vermek
- partiyi kaybetmek
- pes demek
- pes etmek
- sınmak
- sırtı yere gelmek
- teslim bayrağı çekmek
- teslim olmak
- tuş olmak
- yatırmak
- yenik düşmek
- yenilgiye uğramak
HECELEME
çö-zül-mek ÇÖZÜLMEK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [nesnesiz] Çözme işine konu olmakÖrnek: Alaca bir karanlık sarmadayken her yeri / Atlarımız çözüldü girdik handan içeri
- [fiil] Gevşeyip yumuşamak, erimeye başlamak
- [fiil] [mecaz] Birliğini, beraberliğini yitirmek, dağılmak, parçalanmak
- [fiil] [mecaz] Gevşemek, güçsüz kalmakÖrnek: Acı haberi duyunca eli ayağı çözülmüş.
- [fiil] [mecaz] Dağılmak, çökmekÖrnek: Yunan cephesinin çözülüp Anadolu'dan çekilmesiyle yine sulh elde edilmez.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük