ödeşmek
[fiil] [nesnesiz] [-le] Birbirine olan borçları ödeyip alacak verecek bırakmamak
ÖDEŞMEK İLE BENZER OLAN KELİMELER
ÖDEŞMEK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- adam etmek
- aktarmak
- bayındırlaştırmak
- berkitmek
- beslemek
- çekidüzen vermek
- çevirmek
- çitmek
- desteklemek
- düzeltmek
- elden geçirmek
- gözemek
- havuzlamak
- ıslah etmek
- kalafata çekmek
- kalafatlamak
- kalaylamak
- kayarlamak
- kızağa çekmek
- ödeşmek
- örmek
- pekiştirmek
- pençe vurmak
- pençelemek
- sağlamlamak
- sağlamlaştırmak
- sökük dikmek
- tahkim etmek
- takviye etmek
- tamir etmek
- tornistan etmek
- yama vurmak
- yamalamak
- yamamak
- yapmak
- açığını kapamak
- açık kapamak
- avans vermek
- bayılmak
- bedel vermek
- borcunu bilmek
- borcunu kapatmak
- borçtan kurtulmak
- cepten vermek
- çıkmak
- dikilmek
- dökülmek
- dökülüp saçılmak
- eda etmek
- ekmek
- elini oynatmak
- ezmek
- harcamak
- hesabı kapamak
- hesabı temizlemek
- hesabını görmek
- ısmarlamak
- ifa etmek
- itfa etmek
- kesilmek
- koklatmak
- masraf etmek
- masraf görmek
- masraf kapısı açmak
- masrafa girmek
- masrafı çekmek
- masraftan çıkmak
- ödeşmek
- para dökmek
- para saymak
- paradan çıkmak
- paraya kıymak
- sarf etmek
- saymak
- sökülmek
- sönümlemek
- sulamak
- sulanmak
- taksit ödemek
- taksit vermek
- tediye etmek
- tesviye etmek
- tevdiatta bulunmak
- toka etmek
- toslamak
- uçlanmak
- vermek
- yırtılmak
- addetmek
- ağrımak
- anlamak
- atamak
- avlamak
- avlanmak
- ayırmak
- ayırtmak
- başlamak
- beğenmek
- bürümek
- değmek
- depreşmek
- dokunmak
- düşünmek
- el atmak
- el koymak
- elde etmek
- ele geçirmek
- engellemek
- erişmek
- geciktirmek
- gerçekleşmek
- girişmek
- gitmek
- hayran etmek
- izlemek
- kapmak
- kavramak
- kaynamak
- kıstırmak
- kiralamak
- kökleşmek
- mal olmak
- ödeşmek
- önlemek
- sürmek
- tebelleş olmak
- uğramak
- uymak
- vermek
- yakalamak
- yanmak
- yardım etmek
- zapt etmek
HECELEME
ö-deş-mek ÖDEŞMEK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [nesnesiz] [-le] Birbirine olan borçları ödeyip alacak verecek bırakmamak
- [fiil] Karşılık olarak benzer iş, hareket yapıp veya bir şey verip borçlu kalmamakÖrnek: İçinden, yarın paydosu biraz erken çalar, ödeşiriz diye düşündü.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük