aşılamak
[fiil] [-e] [-i] [tıp] Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak
AŞILAMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
AŞILAMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- artırmak
- aşılamak
- bindirmek
- çalmak
- çoğaltmak
- harman etmek
- harman yapmak
- harmanlamak
- ilave etmek
- ilhak etmek
- iliştirmek
- izafe etmek
- kabartmak
- karıştırmak
- karmak
- karmaştırmak
- katıştırmak
- katkıda bulunmak
- katmak
- kaynaştırmak
- koşmak
- koymak
- leffetmek
- şişirmek
- tağşiş etmek
- ulamak
- üstüne koymak
- üzerine koymak
- yamamak
- yedirmek
- yivlemek
- zammetmek
- aklına koymak
- aklını çalmak
- aklını çelmek
- aldatmak
- alevlendirmek
- aralarını açmak
- aralarını bozmak
- aşılamak
- ateşlemek
- ateşlendirmek
- atla arpayı dalaştırmak
- atla arpayı dövüştürmek
- ayağa kaldırmak
- ayaklandırmak
- azdırmak
- azıştırmak
- azıtmak
- azıttırmak
- azmettirmek
- beynine girmek
- birbirine katmak
- can vermek
- cana can katmak
- canlandırmak
- caydırmak
- cesaret vermek
- cesaretlendirmek
- coşturmak
- çatıştırmak
- delinin eline değnek vermek
- doldurmak
- doping yapmak
- dövüştürmek
- dürtmek
- dürtüklemek
- dürtüşlemek
- esindirmek
- eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürmek
- fesat çıkarmak
- fesat karıştırmak
- fişek atmak
- fişek salıvermek
- fişteklemek
- fit sokmak
- fit vermek
- fitil vermek
- fitillemek
- fitlemek
- fitne sokmak
- galeyana getirmek
- gayret vermek
- gayretlendirmek
- gıdıklamak
- günaha sokmak
- gütmek
- heveslendirmek
- heyecan vermek
- heyecana getirmek
- heyecanlandırmak
- hız vermek
- iç gıcıklamak
- ilham etmek
- ilham vermek
- isteklendirmek
- iş karıştırmak
- işlemek
- itmek
- izlemek
- kamçılamak
- kamış atmak
- kamış koymak
- kapıştırmak
- kızıştırmak
- körüklemek
- kulağına koymak
- kundak koymak
- kundak sokmak
- kundaklamak
- kurmak
- kuyruğuna basmak
- moral vermek
- nifak sokmak
- özendirmek
- parmak atmak
- parmaklamak
- pompalamak
- ruh kazandırmak
- ruh vermek
- sansasyon yaratmak
- sevk etmek
- sürüklemek
- şevk vermek
- şevke getirmek
- şişirmek
- tahrik etmek
- tahriş etmek
- tehyiç etmek
- teşvik etmek
- tutuşturmak
- umut vermek
- umutlandırmak
- ümit bırakmak
- ümit serpmek
- ümit vermek
- ümitlendirmek
- yangına körükle gitmek
- yiğitlendirmek
- yönetmek
- yönlendirmek
- yürek vermek
- yüreklendirmek
- zehirlemek
- afyonlamak
- akıl öğretmek
- akıl vermek
- akıl yürütmek
- aklına koymak
- aşılamak
- beyin yıkamak
- delalet etmek
- diskur çekmek
- diskur geçmek
- fikir vermek
- hocalık etmek
- ışık tutmak
- irşat etmek
- kılavuzluk etmek
- koşullandırmak
- kösemenlik etmek
- kulağını doldurmak
- nasihat etmek
- nasihat vermek
- nasihatte bulunmak
- öğütlemek
- öğütte bulunmak
- öncülük etmek
- öne düşmek
- önüne düşmek
- örnek olmak
- paylama
- rehberlik etmek
- salık vermek
- şartlandırmak
- talkın vermek
- tavsiye etmek
- telkin etmek
- tembih etmek
- tembihlemek
- uyarma
- vaaz etmek
- vaaz vermek
- yol açmak
- yol göstermek
HECELEME
a-şı-la-mak AŞILAMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-e] [-i] [tıp] Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak
- [fiil] [tıp] Başkasına hastalık geçirmek
- [fiil] Elde edilmesi istenilen herhangi bir ağacın bir parçasını anaç üzerine kaynaştırarak üretmek
- [fiil] Soğuğa sıcak, sıcağa soğuk su katmak
- [fiil] [mecaz] Birtakım düşünce veya duyguları başkasına benimsetmek, telkin etmek, etkilemekÖrnek: Çalışıp çabaladı, sonunda bana da tahlilci bir zihniyet aşıladı.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük