acındırmak
[fiil] [-e] [-i] Birinin acımasına yol açmak, birini merhamete getirmek
ACINDIRMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- acındırmak
- ağlatmak
- ah almak
- bağrını delmek
- batmak
- bir hoş eylemek
- boynunu bükmek
- can sıkmak
- dağlamak
- darıltmak
- delmek
- dokunmak
- duygulandırmak
- düşündürmek
- düşündürtmek
- eritmek
- etkilemek
- ezmek
- felfelek sokmak
- gamlandırmak
- gönül kırmak
- gönül yıkmak
- gücendirmek
- harcamak
- hatırını kırmak
- hırpalamak
- hislendirmek
- hüzünlendirmek
- içine dert olmak
- içine dokunmak
- içine işlemek
- içini kemirmek
- içini yakmak
- incitmek
- kahretmek
- kalbini kırmak
- kalp kırmak
- kavurmak
- kaygılandırmak
- keder vermek
- kederlendirmek
- keyfini bozmak
- keyfini kaçırmak
- kırıp geçirmek
- kırmak
- kıvrandırmak
- koymak
- küstürmek
- mahzun etmek
- meraklandırmak
- merakta bırakmak
- meyus etmek
- mütehassis etmek
- öldürmek
- pişman etmek
- rencide etmek
- sarsmak
- yara açmak
- yaralamak
- yaramazlık etmek
- yarasını deşmek
- yaraya tuz biber ekmek
- yemek
- yıpratmak
- yiyip bitirmek
- yüreğe işlemek
- yüreğine işlemek
- yüreğini dağlamak
- yüreğini eritmek
- zehretmek
- zindan etmek
- acındırmak
- alttan almak
- aman dilemek
- amana gelmek
- asılmak
- aşağıdan almak
- ayağına düşmek
- ayağına kapanmak
- ayaklarına kapanmak
- boynu kıldan ince olmak
- boynunu uzatmak
- boyun bükmek
- boyun eğmek
- dilemek
- dize gelmek
- dizlerine kapanmak
- dua etmek
- el etek öpmek
- eline ayağına düşmek
- eline ayağına kapanmak
- eline eteğine sarılmak
- eşiğine yüz sürmek
- eteğine düşmek
- eteğine sarılmak
- gözünün içine bakmak
- ısrar etmek
- istemek
- istiane etmek
- istimdat etmek
- istirham etmek
- istirhamda bulunmak
- kapısını aşındırmak
- kul köle olmak
- niyaz etmek
- niyaz eylemek
- ocağına düşmek
- rahmet okumak
- rica etmek
- ricada bulunmak
- tazarruda bulunmak
- yakarmak
- yalvar yakar olmak
- yalvarıp yakarmak
- yüz kızartmak
HECELEME
a-cın-dır-mak ACINDIRMAK KELİMESİNİN ANLAMI VE BİR ÖRNEK
- [fiil] [-e] [-i] Birinin acımasına yol açmak, birini merhamete getirmekÖrnek: Maksadı beni kendisine acındırıp tekrar benimle barışmaktı.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük