azmak
[isim] [halk ağzında] Küçük su birikintisi, gölcük
AZMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
- acılaşmak
- afacanlaşmak
- arpası çok gelmek
- artırmak
- aşırı gitmek
- ateşi başına vurmak
- azgınlaşmak
- azışmak
- azıtmak
- barbarlaşmak
- başı zapt olunmamak
- büyümek
- cadalozlaşmak
- cıvımak
- cıvıtmak
- coşmak
- çukur
- dağıtmak
- delilenmek
- deliliği tutmak
- delişmenlik etmek
- deniz bindirmek
- dozu kaçmak
- dozunu kaçırmak
- ele avuca sığmamak
- fazla kaçırmak
- galeyan etmek
- galeyana gelmek
- gem almamak
- gemi azıya almak
- göl
- gözü dönmek
- gözü kararmak
- haddini aşmak
- harılanmak
- havalanmak
- hırçınlaşmak
- hırçınlık etmek
- huysuzlanmak
- huysuzlaşmak
- huysuzluk etmek
- iş çığırından çıkmak
- işi azıtmak
- kaçırmak
- kantarın topunu kaçırmak
- kırkından sonra azmak
- kızışmak
- kirlenmek
- kudurmak
- meydanı boş bulmak
- ölçüyü kaçırmak
- öleyazmak
- taşmak
- tek durmamak
- yaramaz olmak
- yaramazlık etmek
- yeğinleşmek
- yitmek
- yükselmek
AZMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- azmak
- bir köşeye atmak
- bir köşeye koymak
- biriktirmek
- boğazından artırmak
- boğazından kesmek
- büyütmek
- çoğaltmak
- dişinden tırnağından artırmak
- düğüm üstüne düğüm atmak
- düğüm üstüne düğüm vurmak
- eklemek
- ekonomi yapmak
- ekonomik davranmak
- gırtlağından kesmek
- hesabını bilmek
- hesabını kitabını bilmek
- hesap açmak
- idaresini bilmek
- iktisat etmek
- ilave etmek
- imsak etmek
- kemerini sıkmak
- kenara atmak
- kırpmak
- kısınmak
- kısmak
- küpünü doldurmak
- para tutmak
- saklamak
- şişirmek
- tasarruf etmek
- toplamak
- türetmek
- üretmek
- yarışmak
- adam olmak
- ağırlaşmak
- akil baliğ olmak
- aklı ermek
- artmak
- azmak
- azmanlaşmak
- babacanlaşmak
- balabanlaşmak
- baliğ olmak
- basmak
- bıyığı terlemek
- bitki
- borusu ötmek
- boy almak
- boy atmak
- boy sürmek
- boy vermek
- boya çekmek
- boylanmak
- cücüklenmek
- çarşafa girmek
- devleşmek
- ele gelmek
- ergen olmak
- erginleşmek
- erinleşmek
- erkek olmak
- erkekleşmek
- filizlenmek
- gelişmek
- genelmek
- genişlemek
- genleşmek
- geyik etine girmek
- gün almak
- gürbüzleşmek
- gürleşmek
- hantallaşmak
- irileşmek
- kabarmak
- kendini bilmek
- kişileşmek
- kişilik kazanmak
- koçlanmak
- meydana çıkmak
- neşvünema bulmak
- olgunlaşmak
- palazlamak
- palazlanmak
- palazlaşmak
- reşit olmak
- sakalı bitmek
- serilip serpilmek
- serpilmek
- şenelmek
- uyanmak
- uzamak
- yayılmak
- yeşermek
- yetişmek
- alev almak
- alevlenmek
- aslan kesilmek
- aşka gelmek
- ateş almak
- ateş kesilmek
- ateşlenmek
- ayranı kabarmak
- azmak
- baharı başına vurmak
- başında kavak yeli esmek
- başında kavak yelleri esmek
- canlanmak
- cezbelenmek
- cezbeye tutulmak
- coşkulanmak
- coşkunlaşmak
- cümbüş yapmak
- çağlamak
- çalkanmak
- duygulanmak
- elektriklenmek
- eli ayağı titremek
- esrimek
- fayrap etmek
- feleği şaşmak
- gaşyolmak
- gayrete gelmek
- gayretlenmek
- gözüne hiçbir şey görünmemek
- hararetlenmek
- helecanlanmak
- heyecan duymak
- heyecana gelmek
- heyecana kapılmak
- heyecanlanmak
- heyheyler geçirmek
- heyheyleri tutmak
- heyheyleri üstünde olmak
- hislenmek
- hislerine kapılmak
- içi hop etmek
- içi içine sığmamak
- içi kabarmak
- içi kalkmak
- kabına sığmamak
- kalbi çarpmak
- kanı kaynamak
- kendinden geçmek
- kendini tutamamak
- kükremek
- mütehassis olmak
- şaha kalkmak
- şahlanmak
- şevke gelmek
- şımarmak
- tepinmek
- vecde gelmek
- vidaları gevşemek
- yüreği çarpmak
- yüreği kalkmak
- abis
- adi
- ark
- azmak
- baran
- boğum
- cetvel
- çekik
- çökek
- çökük
- çöküntü
- çukurluk
- dere
- derin
- deşik
- düşüklük
- evlek
- falez
- gamze
- girinti
- göçük
- havuz
- havza
- hendek
- ineç
- ingin
- kak
- kanal
- kanalizasyon
- kanyon
- karık
- kasis
- kazamat
- kepez
- kesik
- kıç
- kireç kuyusu
- kovuk
- koyak
- krater
- kuru kuyu
- kuyu
- lağım
- mezar
- obruk
- oluk
- oyuk
- siper
- sokur
- şarampol
- tandır
- tekne
- temel
- uçurum
- vadi
- varta
- yalpak
- yar
- yarıntı
- yatak
- yüzme havuzu
- abanoz kesilmek
- azmak
- batmak
- bitlenmek
- boklanmak
- boyanmak
- bulanmak
- bulaşmak
- çamurlanmak
- çapaklanmak
- çepellenmek
- islenmek
- kakalanmak
- karalanmak
- kepeklenmek
- kir götürmek
- kir tutmak
- kömürcü çırağına dönmek
- kurumlanmak
- leke olmak
- lekelenmek
- mikroplanmak
- mürekkeplenmek
- örümcek bağlamak
- örümcek sarmak
- örümceklenmek
- paçalarından akmak
- pamuklanmak
- paslanmak
- pirelenmek
- pislenmek
- pislik götürmek
- pislik paçalarından akmak
- sucuklaşmak
- tozlanmak
- tozumak
- yağlanmak
- ağırlaşmak
- ayağını sürümek
- azmak
- başına bir hâl gelmek
- bir ayağı çukurda olmak
- can çekişmek
- ciddileşmek
- çenesi atmak
- eceli gelmek
- gözleri dönmek
- gözü toprağa bakmak
- gün saymak
- günleri sayılı olmak
- günlerini saymak
- günü yetmek
- gününü beklemek
- gününü doldurmak
- gününü saymak
- komaya girmek
- ölümle burun buruna gelmek
- ölümle pençeleşmek
- toprağa bakmak
- vadesi gelmek
- vadesi yetmek
- vakti gelmek
- yere bakmak
- arazi olmak
- araziye uymak
- azmak
- çalınmak
- dağılmak
- deve olmak
- duman olmak
- düşmek
- elden çıkmak
- elden gitmek
- fevt olmak
- gaybubet etmek
- gitmek
- gömülmek
- görünmez olmak
- gözden kaybolmak
- izi belirsiz olmak
- izi silinmek
- kaçmak
- kalkmak
- kaybolmak
- kayıplara karışmak
- kaynamak
- kırklara karışmak
- kurtulmak
- kül olmak
- namı nişanı kalmamak
- ortadan kalkmak
- ortadan kaybolmak
- sırra kadem basmak
- sırrolmak
- silinip gitmek
- silinmek
- sönmek
- tarihe karışmak
- toz olmak
- uçmak
- uçup gitmek
- yer yarılıp içine girmek
- yere batmak
- yerin dibine batmak
- yerin dibine geçmek
- yerinde yeller esmek
- yok olmak
- yolunu kaybetmek
- yürümek
- zail olmak
- zayi olmak
HECELEME
az-mak AZMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] [halk ağzında] Küçük su birikintisi, gölcük
- [isim] Bataklık
- [fiil] [nesnesiz] Taşkınlıkta ileri gitmekÖrnek: Çocuklar azdı.
- [fiil] Deniz, ırmak vb. kabarmak, taşmakÖrnek: Deniz azdı.
- [fiil] Yara, hastalık etkili, tehlikeli duruma gelmekÖrnek: Bazılarının bronşiti, bazılarının romatizması azmış.
- [fiil] Cinsel duyguları artmak
- [fiil] Çamaşır artık ağartılamaz duruma gelmek
- [fiil] Hayvanlar iki ayrı ırktan doğmakÖrnek: Katır, atla eşekten azmış bir hayvandır.
- [fiil] Bitkiler, aşırı büyümek
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük