başı dönmek
[isim] İnsana, eşyanın dönmesi, ayağının altından yerin çekilmesi vb. bir duygu gelmek
BAŞI DÖNMEK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- aklı başında olmamak
- aklı başından gitmek
- başı dönmek
- baygınlaşmak
- baygınlık geçirmek
- bir şey olmak
- dalmak
- dizlerinin bağı çözülmek
- eli ayağı buz kesilmek
- fena olmak
- fenalaşmak
- fenalık geçirmek
- fenalık gelmek
- gözleri kararmak
- gözü kararmak
- hâllenmek
- içi geçmek
- kan tutmak
- kendinde olmamak
- kendinden geçmek
- kendini kaybetmek
- ödemek
- sangılamak
- sedyelik olmak
- sersemlemek
- süzülmek
- uğunmak
- uyumak
- vermek
- yorulmak
- afsunlanmak
- ağzına bakakalmak
- aklı gitmek
- aklı kalmak
- alnından öpmek
- ayılıp bayılmak
- başı dönmek
- başına taç etmek
- bitmek
- büyülenmek
- canı gibi sevmek
- canına değmek
- canının içine sokacağı gelmek
- divanesi olmak
- düşkün olmak
- eğinmek
- gebermek
- gevşemek
- gönlü olmak
- gönül çekmek
- gözleri kamaşmak
- gözü gibi sevmek
- gözü tutmak
- gözünün bebeği gibi sevmek
- hakkını vermek
- hayran kalmak
- hayran olmak
- hazzetmek
- hoşlanmak
- hoşlaşmak
- hoşuna gitmek
- ısınmak
- içi ısınmak
- içine sokacağı gelmek
- iltifat etmek
- kan çekmek
- kanı ısınmak
- kanı kaynamak
- kendinden geçmek
- kesilmek
- lezzet almak
- mayışmak
- mest olmak
- meyletmek
- muhabbet beslemek
- onaylamak
- parmaklarını yemek
- perestiş etmek
- rağbet etmek
- sarmak
- seçmek
- sempati beslemek
- sempati duymak
- sevda çekmek
- sevgi beslemek
- sevmek
- tadına varmak
- tadını almak
- takdir etmek
- takdir eylemek
- tapınmak
- tapmak
- tat almak
- tav olmak
- toz kondurmamak
- tutmak
- üstüne toz kondurmamak
- üzerine toz kondurmamak
- yakınlık duymak
- yamulmak
- yanıp tutuşmak
- yassılmak
- yazılmak
- yeğlemek
- yüz sürmek
- yüzüne bakmaya kıyamamak
- zebunu olmak
- zevk almak
- zevk duymak
- zevki çıkmak
- zevkine varmak
- zevkini çıkarmak
- zevklenmek
- zevkli gelmek
- ağırlık basmak
- ağırlık çökmek
- arlanmak
- ateş basmak
- başı dönmek
- başında olmak
- boğulmak
- bunalmak
- can alıp can vermek
- canı sıkılmak
- çatlamak
- elaman
- esnemek
- ezilip büzülmek
- göğsü daralmak
- göz açamamak
- hafakanlar basmak
- hafakanlar boğmak
- hicap etmek
- içi daralmak
- içi içine geçmek
- içi kapanmak
- içine baygınlıklar çökmek
- kabir azabı çekmek
- kâbus basmak
- kâbus çökmek
- mahcup olmak
- mihnet çekmek
- patlamak
- sıkıntı basmak
- sıkıntı çekmek
- sıkıntısı olmak
- tacizlik getirmek
- uflayıp puflamak
- usanmak
- utanç duymak
- utanmak
- üstüne fenalık gelmek
- yüreği daralmak
- yüreği kabarmak
- züğürtlemek
- arsızlanmak
- arsızlaşmak
- arsızlık etmek
- ayılık etmek
- ayıp etmek
- başı dönmek
- başına çıkmak
- bebekleşmek
- bebeklik etmek
- buldumcuk olmak
- cesaretlenmek
- coşmak
- densizlenmek
- densizleşmek
- densizlik etmek
- düz duvara tırmanmak
- hafifleşmek
- hafiflik etmek
- kabak çiçeği gibi açılmak
- kabalaşmak
- kabalık etmek
- kakavanlık etmek
- küstahlaşmak
- küstahlık etmek
- laubali olmak
- laubalileşmek
- ne oldum delisi olmak
- sululaşmak
- sululuk etmek
- sululuk yapmak
- surat kalmamak
- tepesine binmek
- tepesine çıkmak
- terbiyesini bozmak
- terbiyesizleşmek
- terbiyesizlik etmek
- terbiyesizlik yapmak
- tersleşmek
- terslik etmek
- tutarağı tutmak
- yalaka olmak
- yaramazlaşmak
- yırtılmak
- yüz bulmak
- yüz bulunca astar istemek
- yüz verince astar istemek
- yüze çıkmak
- yüzlenmek
- yüzsüzleşmek
- yüzü gözü açılmak
- zıt gitmek
- zıtlanmak
- zıtlaşmak
HECELEME
ba-şı dön-mek BAŞI DÖNMEK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] İnsana, eşyanın dönmesi, ayağının altından yerin çekilmesi vb. bir duygu gelmekÖrnek: Fakat tırabzandan aşağıya sakın bakmayın, başınız döner.
- [isim] Sıkıntı yaratan bir durum karşısında bunalmak
- [isim] Görkemli bir şey karşısında hayranlık duymak
- [isim] Para veya makam sebebiyle şaşırıp şımarmakÖrnek: Cümle kapısının önüne geldiği zaman başının dönmeye başladığını hissetti.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük