baş yemek
[isim] Birinin ölümüne veya yok olmasına sebep olmak
BAŞ YEMEK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- abur cubur
- alakart
- Allah ne verdiyse
- altıdan yemek
- altlık
- apaz
- asker tayını
- aşlık
- azık
- azıklık
- baş yemek
- ben
- besin
- bulamaç
- caize
- cila
- doygu
- ekmek
- erzak
- et
- ev yemeği
- garnitür
- gıda
- hapaz
- iftarlık
- kahvaltılık
- kakaç
- karavana
- katık
- kayıntı
- kebap
- kıyıntı
- konserve
- köftün
- kumanya
- küspe
- lokma
- lüfer
- mama
- manca
- meze
- mezelik
- mönü
- nevale
- nimet
- ordövr
- papara
- ramazaniyelik
- sahurluk
- tayın
- tirit
- yal
- yem
- yeme
- yemek
- yemeklik
- yeygi
- yiyecek
- yiyinti
- yolluk
- yöre
- zeytin
- açıkta bırakmak
- ağzına sıçmak
- aleyhine olmak
- aman vermemek
- anasından doğduğuna pişman etmek
- anasını ağlatmak
- anasını bellemek
- asıp kesmek
- ateşe vermek
- bağışlamamak
- baş yemek
- başına dert açmak
- başına iş açmak
- başına iş çıkarmak
- başını belaya sokmak
- başını derde sokmak
- başını ezmek
- başını nâra yakmak
- başını yakmak
- başını yemek
- batırmak
- belini bükmek
- belini kırmak
- benzetmek
- berbat etmek
- bir pula satmak
- bitirmek
- bok etmek
- bozuk para gibi harcamak
- burnunu kırmak
- can yakmak
- canına ezan okumak
- canına okumak
- canını çıkarmak
- canını yakmak
- cendereye sokmak
- ciğerini sökmek
- çanına ot tıkamak
- çanına ot tıkmak
- dağıtmak
- darbelemek
- ders vermek
- dişini sökmek
- doğduğuna pişman etmek
- duman attırmak
- duman etmek
- dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
- dünyanın kaç köşe olduğunu göstermek
- dünyayı haram etmek
- dünyayı zehir etmek
- dünyayı zindan etmek
- eline yüzüne bulaştırmak
- ensesinde boza pişirmek
- etmediğini bırakmamak
- etmediğini komamak
- ezmek
- felce uğratmak
- fena etmek
- fena yapmak
- fenalık etmek
- gaddarlık etmek
- gadretmek
- gâvurluk etmek
- gedik açmak
- göstermek
- gözlerini oymak
- gözünü oymak
- gözünün yaşına bakmamak
- gününü göstermek
- hainlik etmek
- hakkından gelmek
- haklamak
- haksızlık etmek
- harcamak
- iflahını kesmek
- imha etmek
- insafsızlık etmek
- ip takmak
- israf etmek
- iş açmak
- iş çıkarmak
- işini bitirmek
- kafasını ezmek
- kahretmek
- kan kusturmak
- kanına ekmek doğramak
- kasıp kavurmak
- kılçık atmak
- kırıp geçirmek
- kıyıcılık etmek
- kıymak
- kökünü kazımak
- kötülük etmek
- kötülük yapmak
- kül etmek
- mahkûm etmek
- meydanda bırakmak
- ocağına incir dikmek
- öldürmek
- perişan etmek
- silindir gibi ezmek
- süründürmek
- tahrip etmek
- tazip etmek
- telef etmek
- tepelemek
- toz etmek
- yakmak
- yapmadığı kalmamak
- yapmadığını bırakmamak
- yapmak
- yaşatmamak
- yemek
- yıkım olmak
- yıkıntı olmak
- yıkmak
- yıpratmak
- yiyip bitirmek
- yok etmek
- yuvasını yapmak
- yuvasını yıkmak
- yüzüne gözüne bulaştırmak
- zarar vermek
- zarara sokmak
- zararı dokunmak
- zebun etmek
- zulmetmek
HECELEME
baş ye-mek BAŞ YEMEK KELİMESİNİN ANLAMLARI
- [isim] Birinin ölümüne veya yok olmasına sebep olmak
- [isim] Birinin güç duruma düşmesine yol açmak
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük