dalmak
[fiil] [-e] Suyun içine bütün vücuduyla ve hızla girmek
DALMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
DALMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- aklı başından gitmek
- başı dönmek
- baygınlaşmak
- baygınlık geçirmek
- beğenmek
- bir şey olmak
- dalmak
- dizlerinin bağı çözülmek
- eli ayağı buz kesilmek
- fena olmak
- fenalaşmak
- fenalık geçirmek
- fenalık gelmek
- gözleri kararmak
- gözü kararmak
- hâllenmek
- kan tutmak
- kendinde olmamak
- kendinden geçmek
- kendini kaybetmek
- ödemek
- sangılamak
- sedyelik olmak
- sersemlemek
- süzülmek
- uğunmak
- vermek
- yorulmak
- akıl etmek
- aklı takılmak
- aklına düşmek
- aklına gelmek
- aklına getirmek
- aklında tutmak
- aklından geçirmek
- aklından geçmek
- aklını kullanmak
- aklını takmak
- alıp vermek
- beyninde şimşekler çakmak
- bir düşüncedir almak
- dalmak
- derin derin düşünmek
- düşünceye dalmak
- düşünceye varmak
- düşünüp taşınmak
- farz etmek
- fikir yormak
- gönlünden geçirmek
- gönlünden geçmek
- gönül gezdirmek
- göz önüne getirmek
- gözden geçirmek
- gözünün önüne gelmek
- hayal etmek
- hayal kurmak
- hayale dalmak
- hesap etmek
- hesaplamak
- hesaplaşmak
- içinden geçirmek
- içinden geçmek
- ilgilenmek
- imgelemek
- kafa patlatmak
- kafa yormak
- kafası takılmak
- kafasında şimşek çakmak
- kafasından geçirmek
- kafasını işletmek
- kafasını kullanmak
- kafasını kurcalamak
- kantara çekmek
- kantara vurmak
- kantarlamak
- kara kara düşünmek
- kaygılanmak
- kurmak
- muhakeme etmek
- muhakeme yürütmek
- muhasebesini yapmak
- mütalaa etmek
- niyet etmek
- niyet tutmak
- niyetlenmek
- ölçümlemek
- ölçünmek
- ölçüp biçmek
- pereseye almak
- planlamak
- sanmak
- sarmak
- tahayyül etmek
- tartmak
- tasarımlamak
- tasavvur etmek
- tefekküre dalmak
- teraziye vurmak
- toparlamak
- tutmak
- uslamlamak
- varsaymak
- yedi kubbeli hamam kurmak
- yoğurmak
- yol aramak
- yol çizmek
- yüreğinden geçmek
- zamanlamak
- zihin yormak
- zihnini kurcalamak
- almak
- anasını bellemek
- aşmak
- basmak
- bastırmak
- becermek
- biçimlemek
- binmek
- bombalamak
- bozmak
- çivilemek
- dalmak
- delmek
- demir atmak
- demirlemek
- devirmek
- dikmek
- diplemek
- doldurmak
- düdüklemek
- dürtmek
- dürtüklemek
- düzeltmek
- düzenlemek
- elden geçirmek
- fişek atmak
- geçirmek
- gerdeğe girmek
- gitmek
- haklamak
- halletmek
- ırzına geçmek
- ırzını bozmak
- ifadesini almak
- iğfal etmek
- iş almak
- iş tutmak
- işlemek
- iyi etmek
- kanına girmek
- kasnaklamak
- kayarlamak
- kaymak
- kiremit aktarmak
- kirletmek
- koymak
- koynuna almak
- koynuna girmek
- köklemek
- lehimlemek
- nefes çekmek
- perçinlemek
- pompalamak
- sallanmak
- sıraya dizmek
- sikmek
- sokmak
- şişirmek
- tamamlamak
- tecavüz etmek
- tokmaklamak
- ufalamak
- uydurmak
- üflemek
- üfürmek
- vuruşmak
- yapmak
- yemek
- yıkmak
- zımbalamak
- araya girmek
- bağdaştırmak
- barıştırmak
- belsoğukluğuna uğratmak
- benimsemek
- birleşmek
- bulanmak
- bulaşmak
- burnunu sokmak
- çatallaşmak
- dağılmak
- dâhil olmak
- dahletmek
- dalgasına taş atmak
- dalgasını taşlamak
- dalmak
- durdurmak
- el atmak
- el katmak
- engellemek
- hariçten gazel atmak
- hariçten gazel okumak
- ilgilenmek
- kâhyalık etmek
- karmaşmak
- kaynanalık etmek
- kurşun atmak
- kurşun sıkmak
- lafa karışmak
- lafını kesmek
- methali olmak
- müdahale etmek
- parmağı olmak
- parmak atmak
- parmaklamak
- racon kesmek
- rol oynamak
- söze karışmak
- sözü ağzından almak
- sözünü kesmek
- taş koymak
- tavassut etmek
- temsil etmek
- üstüne gitmek
- yanaşmak
- zorlaşmak
HECELEME
dal-mak DALMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-e] Suyun içine bütün vücuduyla ve hızla girmekÖrnek: O çirkin, kaba kunduralarla sıcak günde serin denize dalmışım gibi rahatladım.
- [fiil] [nesnesiz] Bir yerin içine girmekÖrnek: Hızla içeri dalıp mumun başında duran adama doğru iki adım attı.
- [fiil] [nesnesiz] [mecaz] Kendini bilmez duruma gelmek, kendinden geçmekÖrnek: Çocuk ateşi çıkınca daldı.
- [fiil] [nesnesiz] UyumakÖrnek: O serinlik içinde Tevfik dalmış. Uyandığı vakit güneş çoktan doğmuştu.
- [fiil] [mecaz] Başka bir şeyle uğraşamayacak veya başka bir şeyi düşünemeyecek biçimde kendini bir şeye kaptırmak
- [fiil] [spor] Güreşte rakibinin belden aşağı bir yerini aniden tutmak
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük