dili tutulmak
[isim] Sevinç, korku, şaşkınlık vb. sebeplerle birdenbire söz söyleyemez olmak
DİLİ TUTULMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
DİLİ TUTULMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- aklı başından gitmek
- aklı bokuna karışmak
- aklı çıkmak
- aklı gitmek
- başından korkmak
- canı ağzına gelmek
- cin çarpmışa dönmek
- çekinmek
- dehşete düşmek
- dehşete kapılmak
- dehşetlenmek
- dili tutulmak
- dizlerinin bağı çözülmek
- donuna doldurmak
- donuna etmek
- donuna yapmak
- endişelenmek
- gözleri evinden fırlamak
- gözleri evinden uğramak
- gözleri yuvalarından fırlamak
- gözleri yuvalarından uğramak
- gözü korkmak
- gözü yılmak
- hoşafın yağı kesilmek
- içi titremek
- kaçacak delik aramak
- kaçınmak
- kaygılanmak
- kederlenmek
- kılıbıklaşmak
- kılıbıklık etmek
- korkaklık etmek
- korkuya kapılmak
- kuruntu etmek
- kuşkulanmak
- kuvvet bulamamak
- kuyruğunu kısmak
- maneviyatı bozulmak
- morali bozulmak
- ocumak
- ödü bokuna karışmak
- ödü kopmak
- ödü patlamak
- paniğe kapılmak
- paniklemek
- pısmak
- pusmak
- rüyalarına girmek
- sinmek
- şafak atmak
- tırsmak
- titremek
- tüyleri diken diken olmak
- tüyleri ürpermek
- üç buçuk atmak
- ürkekleşmek
- ürkmek
- ürpermek
- yılmak
- yüreği ağzına gelmek
- yüreği çarpmak
- yüreği hop etmek
- yüreği ürpermek
- yüreği yarılmak
- yüreği yerinden oynamak
- yüreğinin yağı erimek
- yüzü olmamak
- ağız dil vermemek
- ağzı dili bağlanmak
- ağzına kira istemek
- ağzına taş almak
- ağzından çıt çıkmamak
- ağzını bıçak açmamak
- ağzını kapamak
- ağzını kilitlemek
- ağzını kiraya vermek
- ağzını pek tutmak
- ağzını sıkı tutmak
- ağzını toplamak
- ağzını tutmak
- bahsi kapamak
- boğazında düğümlenmek
- çenesini bıçak açmamak
- çenesini tutmak
- çıt çıkarmamak
- dil ağız vermemek
- dili ağırlaşmak
- dili tutulmak
- dili varmamak
- diline kira istemek
- diline sağlam olmak
- dilini bağlamak
- dilini kesip oturmak
- dilini kesmek
- dilini tutmak
- dilini yutmak
- dinmek
- dut yemiş bülbüle dönmek
- es geçmek
- kabız olmak
- kapamak
- kesmek
- ketum olmak
- kısa kesmek
- kısa tutmak
- laf düşmemek
- lafı ağzında kalmak
- mars olmak
- nutku tutulmak
- pusmak
- sakit kalmak
- ses çıkarmamak
- ses etmemek
- ses kesilmek
- ses seda çıkmamak
- ses seda kalmamak
- sesi çıkmamak
- sesi kesilmek
- sesi soluğu çıkmamak
- sesini çıkarmamak
- sesini kesmek
- sessizleşmek
- söz düşmemek
- sözü ağzında kalmak
- sözü kesmek
- suskunlaşmak
- suspus olmak
- sükûtla geçiştirmek
- tahammül etmek
- yekûn çekmek
- yutmak
- abliyi bırakmak
- abliyi kaçırmak
- acayibine gitmek
- afallamak
- afallaşmak
- ağzı açık kalmak
- ağzı bir karış açık kalmak
- ağzını açmak
- ahmaklaşmak
- akıl almamak
- aklı başında olmamak
- aklı başından gitmek
- aklı bokuna karışmak
- aklı durmak
- aklı karışmak
- alıklaşmak
- allak bullak olmak
- apışıp kalmak
- apışmak
- aptallaşmak
- ayağı dolaşmak
- bakakalmak
- basireti bağlanmak
- bastığı yeri bilmemek
- belinlemek
- benildemek
- beyni bulanmak
- beyninden vurulmuşa dönmek
- bir hoş olmak
- bir tuhaf olmak
- bir yaşına daha girmek
- boş bulunmak
- bozuntuya uğramak
- bönleşmek
- budalalaşmak
- buz kesilmek
- çarpılmak
- çuvallamak
- dili dolaşmak
- dili tutulmak
- donakalmak
- donmak
- donup kalmak
- dudağını ısırmak
- dumanlanmak
- ek bent olmak
- eli böğründe kalmak
- enayileşmek
- eşekten düşmüş karpuza dönmek
- feleği şaşmak
- feleğini şaşırmak
- felfellemek
- garibine gitmek
- garipsemek
- gözlerine inanamamak
- gözlerini fal taşı gibi açmak
- hangi peygambere kulluk edeceğini şaşırmak
- hayret etmek
- hayrete düşmek
- hayretler içinde kalmak
- hayretlere düşmek
- hayrette kalmak
- hoşafın yağı kesilmek
- kabız olmak
- kafası dönmek
- kafası durmak
- kafası karışmak
- kafası yerinde olmamak
- kafayı yemek
- kalakalmak
- kalıp kesilmek
- kan tutmak
- kanı donmak
- karıştırmak
- komaya girmek
- küçük dilini yutmak
- mayışmak
- ne olduğunu bilememek
- nefesi durmak
- nutku tutulmak
- parmağı ağzında kalmak
- parmak ısırmak
- pes demek
- pusulayı şaşırmak
- sağını solunu bilmemek
- salozlaşmak
- sapıtmak
- sarmak
- semeleşmek
- sendelemek
- sersemlemek
- sersemleşmek
- sudan çıkmış balığa dönmek
- şabanlaşmak
- şap gibi donmak
- şap gibi kalmak
- şaşakalmak
- şaşalamak
- şaşırıp kalmak
- şaşırtmak
- şaşkına dönmek
- şaşkınlaşmak
- şaşmak
- taaccüp etmek
- tanlamak
- taşlaşmak
- tavan başına çökmek
- tavan başına yıkılmak
- tersi dönmek
- tuhaflaşmak
- tutulmak
- yaka ısırmak
- yanılmak
- yıldırımla vurulmuşa dönmek
- zihni bulanmak
- zihni karışmak
HECELEME
di-li tu-tul-mak DİLİ TUTULMAK KELİMESİNİN ANLAMI VE BİR ÖRNEK
- [isim] Sevinç, korku, şaşkınlık vb. sebeplerle birdenbire söz söyleyemez olmakÖrnek: Elmas'ın dili tutulmuştu. Çıt çıkarmadan bakıyordu sadece.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük