gam
Köken: Arapça (ġamm)
[isim] Tasa, kaygı, üzüntü
GAM İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- ağırlama
- ahenk
- ana motif
- armoni
- arpej
- barkarol
- beste
- bolero
- çalgı
- düet
- fanfar
- fantezi
- fasıl
- füg
- gam
- gezinti
- göbek havası
- güzelleme
- habanera
- hava
- ırlama
- kalipso
- kapriçyo
- kentet
- keriz
- konçerto
- koral
- köçekçe
- longa
- majör gam
- mambo
- marş
- mazurka
- melodi
- musiki
- müzik
- nağme
- neva
- ninni
- nota
- oratoryo
- oyun havası
- parça
- parti
- peşrev
- polka
- prelüt
- rapsodi
- rumba
- samba
- saz semaisi
- senfoni
- sirto
- sonat
- süit
- taksim
- tango
- teganni
- tem
- tema
- tempo
- terane
- tvist
- uvertür
- üçlü
- yöntem
- zeybek
- acı
- acılık
- acıma
- ağız tatsızlığı
- azap
- bahtsızlık
- baş ağrısı
- can sıkıntısı
- cehennem azabı
- cevir
- ciğer acısı
- çeki
- çile
- dağ
- dağdağa
- dert
- dil yarası
- düş kırıklığı
- esef
- evlat acısı
- ezginlik
- eziklik
- ezinç
- gam
- gariplik
- garipseme
- gönül belası
- gönül yarası
- hayal kırıklığı
- hayıf
- hayıflanma
- hicran
- hoşnutsuzluk
- hüsran
- ıstırap
- ızdırap
- içleniş
- içlenme
- içlilik
- inkıbaz
- işkence
- kahır
- kalp ağrısı
- karamsarlık
- kasavet
- kaygı
- koyuntu
- kötümserlik
- mahzunluk
- matem
- matem havası
- melal
- memnuniyetsizlik
- merak
- merhamet
- meyusiyet
- mutsuzluk
- nedamet
- ölüm
- pişmanlık
- sıkıntı
- sızı
- sukutuhayal
- teessüf
- teessür
- ukde
- umutsuzluk
- ümitsizlik
- üzgünlük
- üzünç
- yanıklık
- yas
- yazıklanma
- yeis
- yürek karası
- yürek yarası
HECELEME
gam GAM KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] Tasa, kaygı, üzüntüÖrnek: Bana derler gam yükünü sen götür / Benim yük götürür dermanım mı var?
- [isim] [müzik] Sekiz notanın kalın sesten inceye veya inceden kalına gitmek üzere sıralanmış dizisiÖrnek: Sonra, titrek titrek, ilk gamlarını sıraladığı piyanoyu hatırlıyor, do, re, mi, fa, sol...
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük