hassas

Köken: Arapça (ḥassās)
[sıfat] Duyum ve duyguları algılayan
HASSAS İLE BENZER OLAN KELİMELER
HASSAS İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
duyarlı
duygulu
duygusal
geçimsiz
hanım evladı
içli
nanemolla
nazik
zarif
HECELEME
has-sas
HASSAS KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [sıfat] Duyum ve duyguları algılayanÖrnek: Halıda kaybolan ayak seslerini evvela Peregrini'nin hassas kulakları sezdi. [Halide Edip Adıvar]
  2. [sıfat] DuyarlıÖrnek: İri yarı bir adam olmakla beraber pek hassastı. [Aka Gündüz]
  3. [sıfat] Çabuk etkilenenÖrnek: Düşmanın en hassas ve mühim noktası orası idi. [Atatürk]
  4. [sıfat] En küçük değerleri, incelikleri dahi algılayabilenÖrnek: Bu laboratuvarda hassas ölçümler yapılıyor.
  5. [sıfat] Yapımı ve bakımı özen isteyen, aksamadan çok doğru çalışan, kesin ölçüler gerektiren işlerde kullanılan (alet)Örnek: Hassas terazi.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: