iyi
[sıfat] İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı
İYİ İLE BENZER OLAN KELİMELER
- acayip
- adam gibi
- aferin
- aklı başında
- ala
- Allah
- artistik
- ayıpsız
- ayna
- aynalı
- baba
- baskın
- başarılı
- başka
- bir numaralı
- birinci
- bitirim
- bundan iyisi can sağlığı
- çatır çatır
- çöpsüz üzüm
- daha iyisi can sağlığı
- daniska
- değme
- deliksiz
- doğru
- doğru dürüst
- dokuncasız
- dört başı mamur
- dört dörtlük
- dürüst
- düşeş
- düzgün
- ehven
- ehvenişer
- ekstra
- ele alınır
- eleme
- eli ayağı düzgün
- elit
- elleme
- esaslı
- evla
- faydalı
- fena değil
- fena sayılmaz
- feriştah
- fevkalade
- geçek
- geçer
- geçer akçe
- geçerli
- gül gibi
- güzel
- hâllice
- haramsız
- has
- hatasız
- hayırlı
- haza
- helal
- helalinden
- hoş
- ideal
- kalite
- kaliteli
- kıyak
- kimya
- klas
- komple
- kral
- krallara layık
- kusursuz
- kutsal
- latif
- makbul
- maşallahı var
- matlup
- mergup
- meşkûr
- mis gibi
- misk gibi
- musanna
- mutena
- muttasıf
- mükemmel
- mümtaz
- müstesna
- nefis
- nesi var
- nitelikli
- olumlu
- örnek
- özürsüz
- pekâlâ
- pekiyi
- pırıl pırıl
- rağbetli
- rakipsiz
- sağlıklı
- sanatkârane
- sanatlı
- seçkin
- seçme
- selim
- serçin
- sıkı
- soy
- süper
- sürümlü
- şakır şakır
- şerbet gibi
- tıkırında
- tombul
- uğurlu
- usturuplu
- uygun
- uz
- ülküsel
- üslupçu
- üstün
- üstüne yok
- üzerine yok
- vasıflı
- yararlı
- yavuz
- yeğ
- yeğrek
- yerinde
- yeşil
- yeterli
- zararsız
- ziyansız
İYİ İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- adaletli
- adı var
- adil
- afif
- ahlaklı
- ak
- alnı açık
- birsam
- değerli
- doğrucu
- doğrucu Davut
- düş
- düşsel
- eline eteğine doğru
- emin
- emniyetli
- erdemli
- fantasma
- fantezi
- fantom
- fazıl
- faziletkâr
- faziletli
- galatıhis
- gerçekçi
- gölge
- güvenilir
- haksever
- hakşinas
- haktanır
- haluk
- harbici
- hayal
- hayalî
- helalzade
- heyula
- hırlı
- hilesi hurdası yok
- hilesiz
- hülya
- ılgım
- ırz ehli
- içi dışı bir
- iffetli
- illüzyon
- imge
- inak
- inal
- ismet
- itimatlı
- iyi
- kâbus
- karabasan
- karakterli
- kör kadı
- lekesiz
- liyakat sahibi
- maskesiz
- mert
- muhik
- mutemet
- Müslüman
- Müslüman adam
- müstakim
- namuslu
- nezih
- oğuz
- onat
- Osmanlı
- özü sözü bir
- pusarık
- realist
- riyasız
- rüya
- samimi
- saygın
- seciyeli
- serap
- sili
- sözüne sahip
- sözünün eri
- tasni
- utlu
- ütopya
- yalgın
- yanılsama
- yapıntı
- yediemin
- Zümrüdüanka gibi
- afet
- afili
- ağzı burnu yerinde
- ahım şahım
- ahu
- ahu gibi
- ahu gözlü
- akça pakça
- alengirli
- alımlı çalımlı
- Allah övmüş de yaratmış
- ama ne
- anlı şanlı
- artist gibi
- ay gibi
- ay parçası
- ayın on dördü gibi
- badem gözlü
- bakımlı
- baktıkça alır
- balkı
- bebek gibi
- bedii
- bıldırcın
- bıldırcın gibi
- billur gibi
- bomba
- burcu burcu
- cakalı
- canım
- cemil
- cemile
- cennet
- cennet gibi
- ceylan
- ceylan bakışlı
- ceylan gibi
- cıcık
- cici
- çekici
- çiçek
- çiçek gibi
- dalyan gibi
- dilber
- dünya güzeli
- edalı
- eli yüzü düzgün
- enfes
- fıstık
- fıstık gibi
- filinta
- filinta gibi
- filiz gibi
- fiyakalı
- gazal
- gibi
- gökçe
- gökçek
- gönül okşayıcı
- görklü
- göz alıcı
- güpgüzel
- güzelim
- güzellik kraliçesi
- haraşo
- harikulade
- havalı
- heykel gibi
- hilal gibi
- hoşur
- huri gibi
- hurma
- ilah gibi
- ilahi
- ilik
- ilik gibi
- ipek gibi
- işlek
- iyi
- kadın
- kadife gibi
- karınca belli
- kaşlı gözlü
- keklik gibi
- kele
- keleş
- kılıklı
- kırnak
- kıvrak
- kiraz dudaklı
- kraliçe gibi
- kuğu gibi
- kurabiye
- kuş kafesi gibi
- lokum
- lokum gibi
- mal
- mostralık
- mühür gözlü
- nur topu gibi
- oflaz
- okunaklı
- oya gibi
- parça
- parlak
- peri
- peri gibi
- piliç
- resim gibi
- rüya gibi
- sırma saçlı
- stil
- suna boylu
- suna gibi
- sülün gibi
- şaheser
- şık
- tasvir gibi
- yahşi
- yakışıklı
- yalabık
- yavru
- yeme de yanında yat
- yordamlı
- yosma
- zarif
- zevkli
- aile
- akraba
- al
- anası danası
- asıl
- aslı nesli
- ata
- batın
- cibilliyet
- cins
- çeşit
- çift
- çoluk çocuk
- dış kapının mandalı
- döl
- dünür
- ev
- ev bark
- evlilik birliği
- familya
- fasile
- göbek
- gömlek
- hane
- hanedan
- hasebi nesebi
- hısım
- hısım akraba
- horanta
- ırk
- iyi
- kan
- karı koca
- kız kızan
- kızan
- kuşak
- menşe
- nesep
- nesil
- oba
- ocak
- soy sop
- soylu
- sülale
- taallukat
- taraf
- tohum
- uruk
- uzak akraba
- yakın
- zürriyet
- adamına göre
- Allah dağına göre kar verir
- barışık
- biçilmiş kaftan
- birebir
- caiz
- cazip
- çelişkisiz
- çelişmesiz
- dengi dengine
- dişine göre
- elverişli
- eşlemeli
- evet
- fırsat bu fırsat
- gereği gibi
- gereğince
- gönlünce
- gönlüne göre
- göre
- gün bugün
- günü gününe
- hesaplı
- iki çıplak bir hamama yakışır
- insicam
- isabetli
- işine göre
- işinin adamı
- iyi
- kafa dengi
- kalbine göre
- kararınca
- kılgılı
- kip
- mahal
- makul
- munis
- mutabık
- muvafık
- muvazeneli
- mülayim
- münasebetli
- münasip
- müsait
- mütenasip
- optimum
- peki
- reva
- sıralı
- sırasında
- sota
- şayan
- şık
- tam
- tam sırası
- tavlı
- upuygun
- uyarınca
- üstüne
- vaktinde
- yakışıklı
- yarar
- yaraşıklı
- yaraşır
- yönlü
- zamanında
- zamanlı
- zemin ve zamana uygun
HECELEME
i-yi İYİ KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [sıfat] İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtıÖrnek: Bir aralık iyi fal bildiğimi haremde duyurdum.
- [sıfat] Bol, çok, aşırıÖrnek: İyi yağmur yağdı.
- [sıfat] Uğurlu, hayırlı, iyilik getirenÖrnek: İyi haber.
- [sıfat] Esen, sağlıklıÖrnek: İyi ve sıhhatli olduğumu bildirebilirsiniz.
- [sıfat] Yerinde, uygunÖrnek: İyi bir cevap.
- [sıfat] Doğru olanÖrnek: İyisi bu işe karışmamaktır.
- [sıfat] Yeterli, yetecek miktarda olanÖrnek: Bu yün, hırka için iyidir.
- [isim] Öğrencinin değerlendirilmesinde kullanılan orta ile pekiyi arasındaki not
- [zarf] İstenilen, beğenilen, yerinde, yararlı, uygun bir biçimdeÖrnek: Bunun çocukları iyi çıktıkları için ölünceye kadar babalarına bakmışlar.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük