kırmak

[fiil] [-i] Sert şeyleri vurarak veya ezerek parçalamak
KIRMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
KIRMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
ayırmak
azaltmak
büzgü
çatlatmak
didik didik etmek
didiklemek
döndürmek
dövmek
eksiltmek
ezmek
indirmek
kaçmak
koparıp atmak
koparmak
kopartmak
öğütmek
öldürmek
paralamak
parçalamak
sımak
sındırmak
tuzla buz etmek
ucuzlatmak
ufalamak
un ufak etmek
üzmek
yaralamak
yarmak
yıpratmak
yırtmak
yok etmek
HECELEME
kır-mak
KIRMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [fiil] [-i] Sert şeyleri vurarak veya ezerek parçalamakÖrnek: Taşları kırmak. Bardağı kırmak.
  2. [fiil] İri parçalara ayırmak
  3. [fiil] [nesnesiz] Belirli bir biçimde katlamakÖrnek: Forma kırmak.
  4. [fiil] Öldürmek, yok olmasına neden olmakÖrnek: Bu yıl soğuk, hayvanları kırdı.
  5. [fiil] Bir şeyin fiyatını azaltmak, indirmekÖrnek: Firma verdiği teklif fiyatını son dakikada bir yüzde yirmi daha kırıyordu. [Haldun Taner]
  6. [fiil] Tavlada karşı oyuncunun pulunu oyun dışında bırakmak
  7. [fiil] Vücut kemiklerinden birini parçalamakÖrnek: Ayol, yapma, gel, düşüp bir yerini kıracaksın! [Osman Cemal Kaygılı]
  8. [fiil] Tahılı iri ve kaba öğütmek
  9. [fiil] [-e] Hareket durumundaki canlının veya taşıtın yönünü değiştirmek, çevirmek, döndürmekÖrnek: Ne tarafa doğru meyil varsa gidonu o tarafa doğru kıracaksınız ki bisiklet doğrulsun. [Burhan Felek]
  10. [fiil] [mecaz] Dileğini kabul etmeyerek veya beklenmeyen bir davranış karşısında bırakarak gücendirmek, incitmekÖrnek: Bazen bir kelimenin, bir ses tonunun sevdiğimiz bir insanı kırdığını görürüz. [Mehmet Kaplan]
  11. [fiil] [mecaz] Yok etmekÖrnek: Bir gündüz olsa belki bu derdi kıracağım / Yoksa bu sensizlikten artık çıldıracağım [Enis Behiç Koryürek]
  12. [fiil] [mecaz] Gücünü, etkisini azaltmakÖrnek: Birkaç gün evvel yağan yağmur sıcağı kırmamış. [Burhan Felek]
  13. [fiil] [argo] Kaçmak, uzaklaşmak
  14. [fiil] [nesnesiz] [ticaret] Değerinden düşük fiyata almakÖrnek: Bono kırmak. Çek kırmak.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: