karşı çıkmak
[isim] Dışarıdan gelenleri karşılamaya gitmek
KARŞI ÇIKMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
KARŞI ÇIKMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- aleyhe dönmek
- altında kalmamak
- azmetmek
- boykot etmek
- cephe almak
- dayanmak
- dayatmak
- dimdik durmak
- dinelmek
- diremek
- direşmek
- eyvallah etmemek
- ferman dinlememek
- göğüs germek
- göğüslemek
- ısrar etmek
- iddia etmek
- inat etmek
- kafa tutmak
- kafasını kaldırmak
- kafasının dikine gitmek
- kahır çekmek
- kahrını çekmek
- karşı çıkmak
- karşı durmak
- karşı gelmek
- karşı koymak
- katlanmak
- kuru gürültüye pabuç bırakmamak
- metanet göstermek
- mukavemet göstermek
- pabuç bırakmamak
- palazlanmak
- patırtıya pabuç bırakmamak
- sabretmek
- sebat etmek
- sebat göstermek
- sıkı basmak
- sıkı durmak
- taannüt etmek
- tahammül etmek
- tutunmak
- tüylenmek
- afi kesmek
- afi satmak
- afi yapmak
- ağalanmak
- alnını karışlamak
- asilik etmek
- babalanmak
- bıçkınlaşmak
- caka satmak
- cesaret almak
- cesaret bulmak
- cesaret gelmek
- cesaret göstermek
- cesarete gelmek
- cesaretlenmek
- dayılanmak
- dikelmek
- dikilmek
- diklenmek
- dikleşmek
- efelenmek
- efelik etmek
- erkeklenmek
- göze görünmemek
- gözünü daldan budaktan esirgememek
- gözünü daldan budaktan sakınmamak
- gurklamak
- höt demek
- kabadayılanmak
- kabadayılaşmak
- kabadayılık etmek
- kabadayılık taslamak
- kabarmak
- kafa tutmak
- karşı çıkmak
- karşı gelmek
- karşılık vermek
- koçlanmak
- kokorozlanmak
- kubarmak
- meydan okumak
- pay vermek
- posta atmak
- posta koymak
- poz kesmek
- sertelmek
- sertlenmek
- sertleşmek
- temerrüt etmek
- yavuzlanmak
- yavuzlaşmak
- yiğitlenmek
- yüksek perdeden konuşmak
- yüreklenmek
- adımını attırmamak
- aksatmak
- alıkoymak
- ambargo koymak
- arabanın tekerine taş koymak
- araya girmek
- ardını kesmek
- ayağına bağ olmak
- ayağına bağ vurmak
- ayağına çelme takmak
- ayağına dolanmak
- ayağını bağlamak
- ayak bağı olmak
- bağlamak
- baltalamak
- baraj yapmak
- bastırmak
- belini bükmek
- boğmak
- cesaretini kırmak
- çelme atmak
- çelme takmak
- çelmek
- çelmelemek
- çevirmek
- darbelemek
- dolaşmak
- döndürmek
- durdurmak
- durdurtmak
- duvar yapmak
- engel çıkarmak
- engel olmak
- engellemek
- frenlemek
- gem vurmak
- gemlemek
- geriletmek
- göğüslemek
- gölge etmek
- güçleştirmek
- güçlük çıkarmak
- hapsetmek
- işgal etmek
- işkâl etmek
- kapamak
- kapatmak
- karanlık etmek
- karşı çıkmak
- karşısına dikilmek
- kesmek
- ket vurmak
- kısıtlamak
- kısmak
- kısmetine mâni olmak
- köstek olmak
- köstek vurmak
- kösteklemek
- lafa tutmak
- makaslamak
- mandallamak
- mâni olmak
- menetmek
- meşgul etmek
- meydan bırakmamak
- meydan vermemek
- mümanaat etmek
- oyalamak
- oyunbozanlık etmek
- önüne çıkmak
- önüne dikilmek
- önüne geçmek
- önünü almak
- önünü kesmek
- sansür etmek
- sansürden geçirmek
- sansürlemek
- sekteye uğratmak
- seslenmek
- set çekmek
- takoz koymak
- taş koymak
- tutmak
- yasak etmek
- yasaklamak
- yol tutmak
- yoldan çevirmek
- yolunu kesmek
- zora koşmak
- zorlaştırmak
- zorluk çıkarmak
- aklı almamak
- aleyhinde olmak
- aleyhte olmak
- anlamazlıktan gelmek
- aptallığa vurmak
- beğenmemek
- bilmezlikten gelmek
- cerh etmek
- çürütmek
- haksız bulmak
- havsalası almamak
- havsalasına sığmamak
- inkâr etmek
- inkârdan gelmek
- karşı çıkmak
- karşı olmak
- karşısına almak
- karşıtlamak
- kaytarmak
- mukabele etmek
- nakzetmek
- protesto çekmek
- şunu bunu bilmemek
- tecahül etmek
- tekzip etmek
- üste çıkmak
- veto etmek
- yabancılaşmak
- yalanlamak
- yokumsamak
- zeytinyağı gibi üste çıkmak
HECELEME
kar-şı çık-mak KARŞI ÇIKMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] Dışarıdan gelenleri karşılamaya gitmekÖrnek: Edirne'nin üç şerefelisi de kandillerden kaftanı ile ona karşı çıkmış.
- [isim] Bir düşünceye katılmamak, cephe almakÖrnek: Üniversiteyi bitirince isteğimi babama açtım, önce biraz karşı çıkar gibi oldu.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük