malum
Köken: Arapça (maʿlūm)
[sıfat] Bilinen, belli(ıı)
MALUM İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- adı üstünde
- adıyla sanıyla
- afişe
- apaçık
- aşikâr
- ayan
- ayan beyan
- bahir
- bedihi
- belgili
- belgin
- belirgin
- belirtik
- belli başlı
- besbelli
- bilindik
- değişmez
- dışrak
- gerçekli
- görünen köy kılavuz istemez
- görünür
- görünürde
- görünürlerde
- göz önünde
- hüveyda
- iki kere iki dört eder
- imzalı
- ismiyle cismiyle
- ispatlı
- ispatlı şahitli
- kanıtlı
- kategorik
- kati
- kesme
- kırmızı gömlek
- kör kör parmağım gözüne
- lâmı cimi yok
- mahsus
- mahut
- maktu
- mal meydanda
- malum
- matematiksel
- mevsuf
- meydanda
- muayyen
- muhakkak
- mukannen
- mutat
- mutlak
- müdellel
- müsellem
- nihai
- ortalıkta
- peyda
- sabit
- saltık
- sarih
- saydam
- şaşmaz
- tanıtlı
- zahir
HECELEME
ma-lum MALUM KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [sıfat] Bilinen, belli(ıı)Örnek: Balkan Harbi'nin fecaatlerinden sonraki hadiseler de malumunuzdur.
- [sıfat] [mecaz] Herkesçe bilinen ancak dile getirilemeyenÖrnek: Malum kişi. Malum çevre.
- [zarf] Bilindiği üzere, bilindiği gibi, kuşkusuz
- [isim] [dil bilgisi] Etken, meçhul karşıtı
- [isim] [eskimiş] [matematik] Bilinen
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük