sağlamak
[fiil] [-i] Bir işin olması için gerekli durumu, şartları hazırlamak, temin etmek
SAĞLAMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
SAĞLAMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- addetmek
- alıntılamak
- asılmak
- atamak
- avuçlamak
- ayrılmak
- azaltmak
- başlamak
- bulundurmak
- bürümek
- çarpmak
- çekmek
- değiştirmek
- denkleştirmek
- devralmak
- düşürmek
- düzeltmek
- düzmek
- edinmek
- el koymak
- elde etmek
- ele geçirmek
- evlendirmek
- evlenmek
- fethetmek
- giymek
- götürmek
- hapazlamak
- içmek
- iktisap etmek
- istila etmek
- işgal etmek
- kaldırmak
- kapışmak
- kaplamak
- kapmak
- kapsamak
- kaptırmak
- kavramak
- kazanmak
- kesmek
- kıvırmak
- kıvırtmak
- koparmak
- kopartmak
- mal etmek
- mal olmak
- mallanmak
- maruz kalmak
- müsadere etmek
- müyesser olmak
- olmak
- peydahlamak
- sağlamak
- sahip olmak
- satın almak
- sıyırtmak
- soymak
- sürmek
- tahsil etmek
- tedavi etmek
- temizlemek
- teslim almak
- tıraş etmek
- tüttürmek
- uçlanmak
- yapmak
- yürütmek
- zapt etmek
- başına dikilmek
- başında beklemek
- başında durmak
- başını beklemek
- elden geçirmek
- gözünün önünde olmak
- imtihan etmek
- imtihana çekmek
- kolaçan etmek
- kontrol etmek
- kuş uçurmamak
- mihenge vurmak
- murakabe etmek
- müzakere etmek
- nezaret etmek
- sağlamak
- sansür etmek
- sansürden geçirmek
- sansürlemek
- sınamak
- sondaj yapmak
- sondalamak
- soruşturmak
- tahkik etmek
- tahtaya kaldırmak
- teftiş etmek
- yoklamak
HECELEME
sağ-la-mak SAĞLAMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-i] Bir işin olması için gerekli durumu, şartları hazırlamak, temin etmekÖrnek: Süngerciler altı aylık kumanyalarını sağlamak için boğazlarına dek borçlandılar.
- [fiil] Elde etmek, sahip olmakÖrnek: O, sevimli yavru hâliyle sağladığı sempatinin büyük bir kısmını yitirmişti.
- [fiil] [matematik] Bir işlemin doğruluğunu ortaya koymak
- [fiil] [nesnesiz] Öndeki aracın sağından ilerleyerek önüne geçmek
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük