yapıştırmak
[fiil] [-e] [-i] Yapışmasını sağlamak
YAPIŞTIRMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
YAPIŞTIRMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- acele etmek
- aceleleştirmek
- çabuk olmak
- çabuklaşmak
- çabuklaştırmak
- dara gelmek
- elini çabuk tutmak
- elini oynatmak
- fayrap etmek
- gaza basmak
- hız vermek
- hızlandırmak
- hızlanmak
- iki ayağını bir pabuca sokmak
- istical etmek
- ivdirmek
- ivedilenmek
- kabuksuz yumurtlatmak
- kelle koşturmak
- kuş kanadıyla gitmek
- oklamak
- süratlenmek
- tacil etmek
- tesri etmek
- tezlemek
- tezleşmek
- tezleştirmek
- uçmak
- uçurmak
- yapıştırmak
- yeldirmek
- yelmek
- yerinde duramamak
- yol vermek
- yumulmak
- acıtmak
- ateş etmek
- atmak
- avlamak
- bağlamak
- basmak
- başına geçirmek
- bombalamak
- boş yerine vurmak
- boynuzlamak
- çakmak
- çalmak
- çarpmak
- çekmek
- çelme atmak
- çelme takmak
- çelmek
- çıkmak
- çırpıştırmak
- çırpmak
- çifte atmak
- çiftelemek
- çubuklamak
- darbe indirmek
- darbe vurmak
- darbelemek
- darbetmek
- değneklemek
- dirseklemek
- dokunmak
- dönmek
- dövmek
- dövünmek
- düşmek
- ekleştirmek
- ekmek
- etkilemek
- fiskelemek
- geçirmek
- giydirmek
- göçmek
- görünmek
- gümlemek
- gürültü etmek
- hırpalamak
- içirmek
- içmek
- indirmek
- inmek
- isabet etmek
- kafa atmak
- kafasını kırmak
- kelepçelemek
- kesmek
- kıç atmak
- kondurmak
- konmak
- koymak
- kötek atmak
- küçülmek
- kütletmek
- leşini sermek
- mıhlamak
- ödül almak
- öldürmek
- patlatmak
- pençe atmak
- pençe vurmak
- pençelemek
- rastlaşmak
- sallamak
- saplamak
- sarkıtmak
- savurmak
- sıvamak
- soymak
- söylemek
- sumsuklamak
- suratına indirmek
- sürmek
- süsmek
- şamar atmak
- şamarlamak
- şaplak atmak
- şaplatmak
- şut atmak
- şut çekmek
- şutlamak
- takmak
- tartaklamak
- tekme atmak
- tekmelemek
- tepiklemek
- tepmek
- tıkırdatmak
- tıklatmak
- tırpan atmak
- tokat aşk etmek
- tokmaklamak
- tokuşturmak
- topuklamak
- tos vurmak
- toslamak
- toslaşmak
- turalamak
- üzengilemek
- vurduğu yerden ses gelmek
- vurunmak
- yanıltmak
- yansımak
- yapıştırmak
- yaralamak
- yerleştirmek
- yumruk atmak
- yumruk indirmek
- yüreği çarpmak
- zımbalamak
HECELEME
ya-pış-tır-mak YAPIŞTIRMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-e] [-i] Yapışmasını sağlamakÖrnek: Mektuplarına kendi pullarını yapıştırırlar, kendi memurlarıyla sevk ederlerdi.
- [fiil] Yaklaştırmak, birbirine dayamakÖrnek: Yüzümü âdeta cama yapıştırarak her hareketini ilgiyle izliyorum.
- [fiil] [mecaz] Tokat atmakÖrnek: Şeytan diyor, suratının ortasına bir tane yapıştır.
- [fiil] [mecaz] Hızlı bir biçimde yazmakÖrnek: O, masanın üzerinden kaptığı cetvele üç tane sıfırı yapıştırmıştı.
- [fiil] [-i] [mecaz] Gecikmeden karşılık vermek veya gerekeni yapmakÖrnek: Miralay Bey, realist bir asker görüşü ile teşhisi yapıştırır.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük