yatmak

[fiil] [nesnesiz] Bir yere veya bir şeyin üzerine boylu boyunca uzanmak
YATMAK İLE BENZER OLAN KELİMELER
YATMAK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
beklemek
çiftleşmek
eğilmek
iki seksen uzanmak
kabul etmek
konaklamak
olanaksızlaşmak
serilip serpilmek
serilmek
sırtüstü yatmak
uğramak
uyumak
uzanmak
uzun oturmak
yassılmak
yere vurmak
yetinmek
HECELEME
yat-mak
YATMAK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [fiil] [nesnesiz] Bir yere veya bir şeyin üzerine boylu boyunca uzanmakÖrnek: Dörtnala giden atların köpüklü boynuna bir daha yatmayacak. [Nazım Hikmet]
  2. [fiil] Uyumak veya dinlenmek için yatağa girmek
  3. [fiil] Yatay veya yataya yakın bir duruma gelmek, eğilmekÖrnek: Rüzgârdan bütün ekinler yattı. Gemi sağa yattı.
  4. [fiil] Geceyi geçirmek üzere bir yerde kalmakÖrnek: Bu gece nerede yatacağız?
  5. [fiil] Boş yere beklemekÖrnek: Mallar depoda yatıyor.
  6. [fiil] İşlemez, çalışmaz durumda kalmakÖrnek: Gemi limanda yatıyor.
  7. [fiil] Bir özellik kazanmak için bir şeyin içinde beklemekÖrnek: Turşu sirkede yatıyor.
  8. [fiil] Belli bir süreyi cezaevinde geçirmek
  9. [fiil] Ölü gömülmüş olmakÖrnek: Mezarlık servilerinin altında ninelerim, teyzelerim yatarlardı. [Halikarnas Balıkçısı]
  10. [fiil] Düz bir duruma gelmek, düzleşmekÖrnek: Kumaş iyice ütülenince yattı.
  11. [fiil] [-le] Cinsel ilişkide bulunmak
  12. [fiil] Bir düşünceyi veya bir öneriyi benimsemek, razı olmak
  13. [fiil] Heves etmek, eğilmekÖrnek: Çalı süpürgelerinin kırmızı çiçeklerindeki bal kokusuna yatmışlardı. [Sait Faik Abasıyanık]
  14. [fiil] [mecaz] Bulunmak, var olmakÖrnek: Her ayrıcalık hevesinin kökeninde bir kompleks, bir göstermecilik duygusu yattığı görülür. [Haldun Taner]
  15. [fiil] [teklifsiz konuşmada] Olumsuz veya başarısız bir sonuç almakÖrnek: Takım bu sezon yattı.
  16. [fiil] [halk ağzında] İşsiz kalmak, çalışmamak
  17. [fiil] [argo] Bilerek yenilmek, şike yapmak
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: