derece

Köken: Arapça (derece)
[isim] Bir süreç içindeki durumlardan her biri, basamak, aşama, rütbe, mertebe
DERECE İLE BENZER OLAN KELİMELER
DERECE İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
aşama
basamak
başarı
gömlek
kerte
mertebe
paye
radde
rütbe
HECELEME
de-re-ce
DERECE KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
  1. [isim] Bir süreç içindeki durumlardan her biri, basamak, aşama, rütbe, mertebeÖrnek: Hukuk tahsilini Paris'te bitirmiş, birinci derece diploma almıştı. [Ömer Seyfettin]
  2. [edat] Denli, kadarÖrnek: Beyoğlu'nda bu derece itibar görmemişti. [Ercüment Ekrem Talu]
  3. [edat] [fizik] Ölçü aletlerinin ölçeğinde belirtilmiş bulunan başlıca bölümlerden her biriÖrnek: Sıcakölçerin dereceleri.
  4. [edat] [fizik] SıcaklıkölçerÖrnek: Hastaların ateşini ölçen aletle, dereceyle ancak asker ocağında karşılaşabilirdi. [Nazım Hikmet]
  5. [edat] [kimya] Bir çözeltinin yoğunluğunu ölçmede kullanılan birim
  6. [edat] [matematik] Bir çemberin üç yüz altmışta birine eşit olan açı birimiÖrnek: Dik açılar doksan derecedir.
  7. [edat] [spor] Başarı gösterme
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük
  • Paylaş: