kestirmek
[fiil] [-i] Kesme işini yaptırmak
KESTİRMEK İLE BENZER OLAN KELİMELER
KESTİRMEK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- abanmak
- akıl erdirmek
- aklı ermek
- aklına sığdırmak
- algılamak
- anlayıp dinlemek
- aymak
- bilincine varmak
- bilmek
- çakmak
- çakozlamak
- çıkarmak
- derk etmek
- dilinden anlamak
- fark etmek
- farkına varmak
- görmek
- hissetmek
- içine çekmek
- idrak etmek
- ihata etmek
- intikal etmek
- istihraç etmek
- istintaç etmek
- işi anlamak
- karine ile anlamak
- kavramak
- kestirmek
- kulağını açmak
- künhüne varmak
- nüfuz etmek
- okumak
- onaylamak
- öğrenmek
- sırra ermek
- şarj etmek
- takdir etmek
- takip etmek
- temizlemek
- tenevvür etmek
- tutmak
- vâkıf olmak
- ahkâm çıkarmak
- ahkâm kesmek
- ahkâm yürütmek
- aklına esmek
- aklına koymak
- aklına takmak
- azmetmek
- esmek
- gereği düşünülmek
- hükme varmak
- hükmetmek
- hüküm vermek
- istikrar bulmak
- kafasına koymak
- karar almak
- karar kılmak
- karara bağlamak
- karara varmak
- kararlaştırmak
- kesip atmak
- kesmek
- kestirip atmak
- kestirmek
- meram etmek
- racon kesmek
- tayin etmek
HECELEME
kes-tir-mek KESTİRMEK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-i] Kesme işini yaptırmakÖrnek: Köyde kefenlik bez olmadığı için Selim sandalın yelkenini kestirip kefen diktirdi.
- [fiil] Akıl yolu ile gerçeğe yakın bir yargıya varmak, tahmin etmekÖrnek: Ben bu kadar şeyi kestiremez miyim?
- [fiil] Kesilmesini sağlamak, kesilmesine yol açmakÖrnek: Bebeğin sütünü limon sıkarak kestirdi.
- [fiil] Karar vermekÖrnek: Söze nereden, nasıl başlayacağımı kestiremiyorum.
- [fiil] [nesnesiz] Kısa bir süre uyumak, şekerleme yapmakÖrnek: Rahmi peykenin köşesine büzülmüş, kestiriyordu.
- [fiil] Anlamak, farkına varmakÖrnek: Bu çocuk zaten hâlâ durumunu kestirememiştir.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük