meze
Köken: Farsça (meze)
[isim] İçki içilirken yenilen yiyecek
MEZE İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- ağız şakası
- azizlik
- dalga
- dalga geçmek
- dil şakası
- eğlenme
- el şakası
- espri
- eşek şakası
- gag
- gır gır
- gır gır geçmek
- grup
- gülüt
- hande
- hezel
- hınzırlık
- hiciv
- hicviye
- istihza
- kafaya almak
- kafile
- kelime cambazlığı
- kelime oyunu
- kervan
- komiklik
- kortej
- latife
- makara
- makaraya almak
- maskaralık
- matrak
- matrak geçmek
- maytaba almak
- maytap
- meze
- muziplik
- nükte
- ordu
- parodi
- paskallık
- saraka
- sululuk
- şaka
- şakalaşma
- şaklabanlık
- şathiyat
- şathiye
- taklit
- taşlama
- tehzil
- tezyif
- tören
- yergi
- yuf borusu
- yuhalama
- yutturmaca
- abur cubur
- alakart
- Allah ne verdiyse
- altıdan yemek
- altlık
- apaz
- asker tayını
- aşlık
- azık
- azıklık
- baş yemek
- ben
- besin
- bulamaç
- caize
- cila
- doygu
- ekmek
- erzak
- et
- ev yemeği
- garnitür
- gıda
- hapaz
- iftarlık
- kahvaltılık
- kakaç
- karavana
- katık
- kayıntı
- kebap
- kıyıntı
- konserve
- köftün
- kumanya
- küspe
- lokma
- lüfer
- mama
- manca
- meze
- mezelik
- mönü
- nevale
- nimet
- ordövr
- papara
- ramazaniyelik
- sahurluk
- tayın
- tirit
- yal
- yem
- yeme
- yemek
- yemeklik
- yeygi
- yiyecek
- yiyinti
- yolluk
- yöre
- zeytin
HECELEME
me-ze MEZE KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [isim] İçki içilirken yenilen yiyecekÖrnek: Salatayı, peyniri yenilediler. Bu kadar mezenin yenilip bu kadar içkinin içilmesi gene de bir saat sürmedi.
- [isim] [mecaz] Eğlence, alay
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük