döndürmek
[fiil] [-e] [-i] Dönmesini sağlamak
DÖNDÜRMEK İLE BENZER OLAN KELİMELER
DÖNDÜRMEK İLE BENZER OLABİLECEK DİĞER KELİMELER
- abluka etmek
- ambargo koymak
- caymak
- çember içine almak
- çeviri yapmak
- çevrelemek
- değişmek
- döndürmek
- dönüştürmek
- etrafını almak
- etrafını sarmak
- geri vermek
- halkalamak
- ihata etmek
- kalp etmek
- kaplamak
- kıstırmak
- kordon altına almak
- kucaklamak
- kumar oynamak
- kuşatmak
- muhasara etmek
- onarmak
- ortaya almak
- pişirmek
- reddetmek
- sarmak
- sıkıştırmak
- sınırlamak
- yapmak
- ayırmak
- azaltmak
- büzgü
- çatlatmak
- didik didik etmek
- didiklemek
- ditmek
- döndürmek
- dövmek
- eksiltmek
- ezmek
- indirmek
- kaçmak
- kırıp dökmek
- koparıp atmak
- koparmak
- kopartmak
- küstürmek
- öğütmek
- öldürmek
- paralamak
- parça parça etmek
- parçalamak
- sımak
- sındırmak
- takti etmek
- tuzla buz etmek
- ucuzlatmak
- ufalamak
- un ufak etmek
- üzmek
- yaralamak
- yarmak
- yıpratmak
- yırtmak
- yok etmek
- adımını attırmamak
- aksatmak
- alıkoymak
- ambargo koymak
- arabanın tekerine taş koymak
- araya girmek
- ardını kesmek
- ayağına bağ olmak
- ayağına bağ vurmak
- ayağına çelme takmak
- ayağına dolanmak
- ayağını bağlamak
- ayak bağı olmak
- bağlamak
- baltalamak
- baraj yapmak
- bastırmak
- belini bükmek
- boğmak
- cesaretini kırmak
- çelme atmak
- çelme takmak
- çelmek
- çelmelemek
- darbelemek
- dolaşmak
- döndürmek
- durdurmak
- durdurtmak
- duvar yapmak
- engel çıkarmak
- engel olmak
- engellemek
- frenlemek
- gem vurmak
- gemlemek
- geriletmek
- göğüslemek
- gölge etmek
- güçleştirmek
- güçlük çıkarmak
- hapsetmek
- işgal etmek
- işkâl etmek
- kapamak
- kapatmak
- karanlık etmek
- karşı çıkmak
- karşılamak
- karşısına dikilmek
- kesmek
- ket vurmak
- kısıtlamak
- kısmak
- kısmetine mâni olmak
- köstek olmak
- köstek vurmak
- kösteklemek
- lafa tutmak
- makaslamak
- mandallamak
- mâni olmak
- menetmek
- meşgul etmek
- meydan bırakmamak
- meydan vermemek
- mümanaat etmek
- oyalamak
- oyunbozanlık etmek
- önüne çıkmak
- önüne dikilmek
- önüne geçmek
- önünü almak
- önünü kesmek
- sansür etmek
- sansürden geçirmek
- sansürlemek
- sekteye uğratmak
- seslenmek
- set çekmek
- takoz koymak
- taş koymak
- tutmak
- yasak etmek
- yasaklamak
- yol tutmak
- yoldan çevirmek
- yolunu kesmek
- zora koşmak
- zorlaştırmak
- zorluk çıkarmak
HECELEME
dön-dür-mek DÖNDÜRMEK KELİMESİNİN ANLAMLARI VE ÖRNEKLER
- [fiil] [-e] [-i] Dönmesini sağlamak
- [fiil] [-i] Başarısız saymak, geri çevirmekÖrnek: Sınavda döndürmüşler.
- [fiil] Çevirmek, bükmekÖrnek: Oğlu başını arkaya döndürdü.
- [fiil] [mecaz] ... bir duruma getirmekÖrnek: Beni serseme döndürdü.
- [fiil] [mecaz] Düzene koymak, yönetmekÖrnek: Tek başına bütün evi döndürüyor.
Kelime kaynağı: TDK Güncel Türkçe Sözlük